d

Din Sosyolojisi

0 üye
Düzen ve ahlâkın muhafızları tarafından kanun kılığında işlenen ve gitgide sıklaşıp gaddarlaşan ve din namındaki sahte vaadlerle meşru gösterilen suç ve şiddet eylemleri ne kadar çoğalırsa, insanlar da hayatlarının kanununun sevgide ve komşularına hizmette değil, birbirlerini ezme ve yutma mücadelesinde olduğu fikrine o kadar bağlanacaklardır.
İman, insanın sonsuz kâinatla kurduğu ve eylemleri için yol göstericiliğine başvurduğu şuurlu ilişkidir.
Reklam
Mevcut dinî öğretiye artık inancı kalmayan tahsilli azınlık bu dönemlerde sadece inanıyormuş gibi yaparlar, çünkü kitleleri yerleşik hayat düzenine bağlamak için bunu gerekli görürler.
Milletlerin hayatında, mevcut dinin tahrif edildiği ve hayattan uzaklaşıp ona yol göstermez hale geldiği dönemler yaşanmış ve halen de yaşanmaktadır.
Bir disiplin, kültür ve medeniyet çağında yaşıyoruz ama hâlâ bir ahlâk çağının çok uzağındayız.
Bir din insan ile Tanrı arasında bir ilişki kurduğu halde, bunu insanların ulaştıkları bilgi seviyesine ters düşecek ve hatta onlar tarafından inanılmaz bulunacak şekilde yapıyorsa, o din değil belki bir din taslağıdır. İnsanı sonsuz varlığa bağlamıyorsa, yine din değildir. Varsayımlardan ibaret olup insana nasıl hareket edeceğini göstermeyen bir inanç da din değildir.
Reklam
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.