İşlenen günahların, dünya ve âhirette, kalbe ve bedene verdiği zararlardan bazıları şöyledir:
Faydalı ilimden mahrum kalmaktır. Zira ilim, Allâhü Teâlâ’nın, mümin kulunun kalbine ilkâ ettiği, yerleştirdiği bir nurdur. Günah, bu nuru söndürür veya kalp ile ilim nuru arasına perde olur.
Günahkâr kimse, Allâhü Teâlâ’dan, onun rahmetinden uzaklaşır. Öyle ki başka hiçbir uzaklık buna benzemez.
Yapmak istediği her hayırlı iş, kendisine güçleşir. Yöneldiği her şey ya kendisine kapalı olur ya da onu elde etmekte zorluk çeker.
Kalbinde gece karanlıkları gibi zulmetler peyda olur. Bu zulmet artıp kuvvetlendikçe şaşkınlığı artar ve eseri, yüzünde de görülmeye başlar. Öyle ki bunu, ehl-i basîret olan herkes görür.
İşlenen günah, kalbi ve bedeni zayıflatır.
İbadet ve tâatten mahrumiyete, ömrün bereketinin gitmesine sebep olur.
Günah, zillete sebep olur, aklı bozar, ifsâd eder. Çünkü nur ile zulmet bir arada bulunmaz.
Nimetlerin zâyi olmasına ve fakirliğe sebep olur. Nitekim Cenâb-ı Hak, Şûrâ Sûresi’nin 30. âyet-i celîlesinde şöyle buyurmuştur -meâlen-: “Başınıza her ne musîbet geldi ise, kendi ellerinizin kazancı iledir. Hâlbuki o (Allah), birçoğunu affetmektedir.”
Şüphe yok ki kalbi, isyan ve günah hastalıklarından temizlemek en mühim bir vazifedir. Şu hâlde kendisini bu gibi manevî hastalıklar kaplamış olan kimsenin, kendisini bu tehlikeli vaziyetten çıkarıp kurtaracak bir mürşid-i kâmile intisâb etmesi elzemdir.
İSİMLERİMİZ: Erkek: Câhid, Kız: Câhide
14 Mayıs 2025
Fazilet Takvimi