d
Dün Neyse, Bugün de O!
0 üyeTakip
Millet yokluk içinde kıvranıyordu. İstikbalde neler olacağı meçhuldü, güzel günlere olan inanç kaybedilmişti, hiç kimsede umut kalmamıştı, yılgınlık sert bir rüzgâr gibi memleketi kasıp kavuruyordu.
Ülkemizin kısa ve acı bir özeti:
Gerçekte, proleterler hakkında pek bir şey bilinmiyordu, gerekli de görülmüyordu. Çalışmaya ve üretmeye devam ettikleri sürece onların ne yaptığı mühim değildi. Arjantin ovalarına salınan büyükbaş sürüleri gibi proleterler de kendilerine doğal gelen bir yaşam tarzı benimsediler, bir nevi atalarının yolundan gittiler. Doğdular, kenar mahallelerde büyüdüler, on iki yaşında çalışmaya başladılar, cinsel arzularının uyandığı ve güzelleştikleri kısa bir serpilme dönemi geçirdiler, yirmi yaşında evlendiler, otuzlarında yaşlı sayıldılar, çoğunlukla altmış merdiven dayayınca öldüler. Ağır fiziksel işler, ev ve çocuk bakımı, komşularla didişmeler, filmler, futbol, bira ve her şeyden ötesi kumar dışında bir şey düşünmediler. Onları idare etmek zor değildi.
Sayfa 83 - Karbon Kitaplar, Bölüm VII
