Edebiyat
34,5bin üye · 2.082 yeni gönderiTakip
Edebiyat ile ilgili genel paylaşımlar ve tartışmalar.
Nereden başlamak lazım gelir pek emin olmamakla beraber.
İçinde yaşadığımız toplum çok değil 50-100 sene öncesine dönüp bakarsak bir çok olaya şahit olmuştur.
Bunlardan en destansı olanlardan birisi Anadolu ve Anadolu insanının dillere destan karışık yaşamıdır.
Toplumsal çöküş, toplum özeti, hayata bakış açısı, her ne ararsan ara filizlenip en az birer örneğini saklar Anadolu.
Orhan Kemal Türk edebiyatı evinin en temel sağlam taşlarından birisi olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Toprak ağası olmak isteyen ve bunun için her şeyi yapabilecek Topal Nuri'nin Mustafa ile olan yaşantısının anlatıldığı bu roman. İnsanlığın nerelere kadar yükselip nerelere kadar indiğini anlatan muazzam bir panoramik bir eserdir. Dönemsel kültürlerin aktarıldığı, okurken insanlar neden böyle neden bu kadar kötü diye sorgulattığı durumlara şahit olmaktayız.
Herkesin birbirinden ahlaksız olduğu bir Orhan Kemal romanı diye bir söylenti dolanıyor ama haksızda sayılmazlar aslında.
Tam bir toplum özeti olan bu eser bizlerin abartılmış, şişirilmiş insan ilişkilerimizin aslında kan ağladığı gözler önüne sermekte.
üzerine saatlerde konuşup tartışılacak bir eser olan Kanlı Topraklar dönemin yansıdığı bir roman Türk Edebiyatına gönül veren herkes mutlaka okumalı.
Sanditon isimli bir yerin var olduğu güzelliğinin anlatıla anlatıla bitirilemediği bir kısa roman,
yazarın diğer kitaplarında olan olay örgüsünün aksine akıcılığı olan kendini okutan bir kısa roman.
Aman aman bir olay ve duruma sahip olmayan klasik yaşantı içerisinde var olan insanların Sanditon isimli bir yerin güzelliği hakkındaki düşüncelerine çokça sahit olduğumuz bir kitap.
Ayrıca kitabın Sanditon adında bir de mini dizisi yayınlanmıştır. 3. sezon olan diziyi de izleyebilirsiniz.
Sanat tarafı daha ağır basan bir roman.
Okurken tablolar, resimler fırçalar, hepsini gözlerinizi kapatıp hayal edebilirsiniz.
En çok beğendiğim özelliği de kitabın 0 dan başlayıp yükselmeye başlama örgüsü oldu.
Kitabı okurken bizlerin kurmaca bir eser okuduğumuzun farkına varmak da bambaşka bir olay oldu.
Resim ve sanat ile dolu bu eser bizleri bir sanat galerisinde gezintiye çıkarıyor.
Kitap bir otobiyografik bir romandır.
Yaşlanmak, Doğanın altın kuralı bu olsa gerek,
Doğmak büyümek yaşamak hepsi bizlere sunulan bir yolculuğun birer adımı ve bu adımlar bizi biz yapan yaşamın akıcılığı ve yaşamın kaçınılmaz gidişatı üzerine güzel bir eser.
Öyle ya da böyle bu hayat herkesten bunun hiç bir istisnası yok zamanla yüzünden gülümsemeyi, dizinden dermanı alıp götürüyor.
Hayat hatıradan anıdan ibarettir sözü bu kitapla yeniden vücut buluyor adeta.
Zamanla insan kontrolünü kaybetmeye başlıyor, sevgi zamanla kayboluyor.
Hayatın akışına dair güzel bir panorama roman olmuş desek yanılmış olmayız sanırım.
okurken insanın bir zaman gelecek ve kitaptaki halleri kendisinin de yaşayacak olması insanı ister istemez oturup derin derin düşünmeye sevk ediyor.
Veda etmek zorunda kalan herkesin hikâyesi bizleri bekliyor.
bu gece saat bir sularında Tokyo’nun bir semtinde bir suç eylemi, daha doğrusu cinayet sahnelenecek. Şimdi hazırlanıp seninle o olayı seyretmeye gitmek istiyorum, ne dersin?
diye yazan arka kapak yazısından etkilenerek almış olduğum bir kitap oldu Gündüz Şeytanları.
Japon edebiyatı ustalarından olan Tanizaki usta yine bizleri karmaşık dermeşik işlerle baş başa bırakıyor.
Yakın arkadaşı olan Sonomura'nın kendisini işlenecek bir cinayeti izlemeye çağırması ile başlayan öykümüzde bizleri bir karmaşanın içinde buluyoruz.
Kahramanlarımız oldukça renkli ve değişik insanlar.
Kendilerini bir anda gizli bir olayın içerisinde bulmalarından sonra korkuları artmaya başlıyor.
Korkunun nedeni ise günün birinde şahit oldukları olayın kılıcının kendilerini de kesmesine sebebiyet verecek hareketlerde ve düşüncelerde bulunur muyum kuşkusu varken birden gelen bir mektupla olaylar daha da karmaşık hale gelirken Tanizaki üstad bizleri ters bir köşeye doğru adım adım götürüyor.
Akıcı kolay okunan bir kitap, biraz karakter isimlerine başta zorlanıyorsak da zamanla dilimiz alışıyor bu duruma.
sıkılmadan okuyabileceğiniz bir eser Gündüz Şeytanları.
Önünde saygı ile eğilmenin gerektiği kitaplardan daha doğrusu yaşanılarak yazılan kitaplardan birisi.
Yazarın duygu yüklü çocukluğunu yaşarken aynı anda tarihinin de ışığına nail olup dönem hakkında da bilgi sahibi oluyoruz.
Yazarın yaşamış olduğu en zor anları anlatan bu eser, tam bir hazine tam bir samimiyet kaynağı.
Yazarın çocukluk günleri, yatılı okulda geçen günlerde duyduğu derin hüzün ile hasreti okurken sanki kendi hayatımdan kesitleri yeniden yaşıyorum zannettim.
Bizi bize biz gibi anlatan harikulade bir eser Mekanı Cennet Ahmet Rasim ve TÜRK EDEBİYATI her zaman var olsun.
89 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2025 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.43.2