Orman varlığının, tesadüfen yan yana gelmiş ağaç topluluğu olmadığını; ormanın, içinde binlerce yaşam sürecinin cereyan ettiği bir yaşam birliği olduğunu, dolayısıyla tüm canlı varlıkların yaşamını sürdürebilmeleri için gerekli, temel bir kaynak olduğunu, eğitim yoluyla herkese anlatmak gerekir.
"Ne her elmayı tatmak isterim
Ne de her damağı hoşnut edeni.
Ne uzun süre dayanan Deuxan'ı dilerim
Ne de al yanaklı Yeşil Elmayı.
Ne karımın adına ilk ah edeni
Ne de güzelliğiyle altın kavgası çıkaranı.
Hayır hayır! Getirin bana hayat ağacının elmasını." s. 38
İyi bir kitap okumak, güzel bir yemek gibi.
Henry David Thoreau, bu eserinde elmanın kökeni iniyor. Ve onu zeytin kadar eski bir geçmiş tarihe sahip olduğunu bize hatırlatıyor. Adem ile Havva'nın cennetten konulmasına sebep olan elmanın, daha insan yeryüzünde yok iken var olduğunu da ayrıca bize hatırlatıyor.
Elmanın 1400'den fazla çeşidinin olduğunu ve onun birçok şaire ilham vererek şiirler düzdüklerine de değiniyor. Elmaların içinde en şahane olanın ise; tabiatta kendiliğinden var olan yaban elması olduğunu da not düşüyor.
Okuma açısından hazmı kolay, bilgilendirici -deyim yerindeyse elma gibi bir kitap.
Her zaman dediğim üzere okuyup okumamak tamamen sizin kendi keyfiyetinize kalmış bir durum.
Bir elma elinize alarak bir yandan yerken okumanızı tavsiye ederim.
İyi okumalar.
Yaban ElmasıHenry David Thoreau · A7 Kitap Yayınları · 2021169 okunma