e

Eski Türk Edebiyatı

1 member
En kalbi muhabbetlerime vesile; Şairim, Üstadım...
Bir kalbim var evet, kan, sinir iki gözüm var seni görür ayaklarım sana gelir, ellerim seni arar bir dünya ki kocaman bir evrenki sonsuz sen olmasan neye yarar?
Kadir Mısıroğlu
Kadir Mısıroğlu
Ama öyle olmuyor işte… Gülen ağlıyor, ağlayan gülüyor. Düşen kalkıyor, kalkan düşüyor. Gelen gidiyor, giden gelmiyor. Dünyanın bu bin bir türlü hâlinin neden böyle olduğu da pek anlaşılamıyor.
Ahmet Sevgi
Ahmet Sevgi
Reklam
Dert ile doldu içim yâre bir mektup yazasım var amma yazamadım Baktım kalemin ucu eğri, güvenemedim mürekkep kara yüzlü, sır verilmez kağıt ise iki yüzlü…
Nabi
Nabi
Oğuzların Dini Kahramanlık Destanı Saltukname - Doç. Dr. Aybeniz Rahimova
“Saltukname” Oğuzların Türkiye ve Azerbaycan Türklerinin ortak dini kahramanlık destanlarından biri olup, 13. yüzyılda Anadolu’da, Rumeli’de vd. bölgelerde İslam’ın yayılması uğruna savaşlar yapan Alperen Sarı Saltuk’la ilgili zaman içinde ortaya çıkarak, toplumların belleğinde kendine yer bulan efsanelerin ve menkibelerin bir araya toplanması sonucu ortaya çıkmış değerli bir halk edebiyatı anıtıdır. 15. yüzyılda Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Cem Sultan’ın emri üzerine Ebü’l Hayır isimli bir yazar çeşitli bölgelerden Sarı Saltuk’la ilgili rivayetleri derleyerek üç ciltlik “Saltukname”yi kaleme almıştır. Eserde asıl ismi Şerif Hızır olan kahramanın dünyaya gelişinden şehadetine kadar hayatının önemli anları, İslam dinini yayma uğruna vermiş olduğu mücadele aydınlatılıyor. Sarı Saltuk, Anadolu’yu, Rumeli’yi, Firengistan’ı, Mısır’ı, Türkistan’ı vd. ülkeleri fethediyor, sayısız kahramanlık örnekleri sergiliyor, gittiği her yerde İslam’ın bayrağını yücelerde tutuyor. Destanda reel tarihi mekanların ve şahsiyetlerin yanı sıra efsanevi mekan ve imgelere de rastlanmaktadır. Eserin lisanı halk diline yakın olup kimi durumlarda “Dedem Korkud’un Kitabı”nın dilini andırmaktadır.