Profil
"MUT" NE?
Şu an bir şey kafama dank etti. Mutlu ya da mutsuz olmak deniyor ya hani, mut ne ki? Ya da başına bir "u" geliyor, umut oluveriyor. Etimolojisine bakayım dedim, mut, sözlükte "Bütün özlemlerin eksiksiz ve sürekli olarak yerine gelmesinden duyulan kıvanç, kut, saadet" manasına geliyormuş. Öz Türkçe imiş. Güzel. Merakımı gidermiş oldum. Size de gelişigüzel öyle bildireyim dedim.
Yoğurt
🗣️ Dünya dillerine Türkçeden geçen “yoğurt” sözcüğü kendisi ile yaşayan “sütü uyutmak” tabirinde kökünü saklamaktadır. Tarihî ve çağdaş Türk lehçelerinde ve Türkiye Türkçesinde “uyut-” fiili “sütü mayalamak, yoğurt yapmak” anlamında kullanılmaktadır. Yoğurt… Biz icat ettik, adını biz koyduk, dünyanın hangi lisan konuşulan ülkesine giderseniz gidin, yoğurdun üzerinde “yoğurt” yazar, gurbet ellerde marketleri dolaşırken, rafta akrabanı görmüş gibi olursun, sarılasın gelir. Ama gel gör ki buna dahi sahiplenemiyoruz.
Reklam
Kasım, güzün son durağı... Kasım, Arapça ksm "bölen, taksim eden" sözcüğünden geliyor. Kısmet de aynı kökten. Pay, nasip anlamındadır. Nasibimizde bir kasım daha var mıdır?
Vazgeçmek, geri gitmek demektir. Farsça baz "geri" ve Türkçe geçmek kelimelerinden oluşan sözcüğün günümüzdeki anlamı; hakkı saydığı bir şeyi artık istemez olmak, bırakmak demek. "Her adam ne bilir aşkın hâlinden / Bülbül vazgeçer mi gonca gülünden?" der Karacaoğlan.
Mahsur ayrı mahzur ayrıdır. Mahsur, etrafı kuşatılmıştır. Mahzur; sakınılacak şey, engeldir. İnsan, doğru insanda mahsur kalır, mahzuru olandan kaçar kurtulur.
Mahsur ayrı mahzur ayrıdır.
Mahsur, etrafı kuşatılmıştır. Mahzur; sakınılacak şey, engeldir. İnsan, doğru insanda mahsur kalır, mahzuru olandan kaçar kurtulur.
Reklam
"Sen iyi bir adamsın. Onun için seni çok öldürmüşler." der Yaşar Kemal bir eserinde. Çünkü kötülüğün sürmesi için iyilerin ölmesi gerektiğini biliyordur. Belki de bu yüzden yazar şu cümleyi: “O iyi insanlar, o güzel atlara binip gittiler…”
İngilizcede “mutluluk, saâdet” mânâsına gelen happiness kelimesi, 16.yüzyılın ortalarına kadar “şans, tâlih” mânâsı taşımış olan Eski Norsça bir kelimeden (hap) türemiştir.
Samet

Samet

@melopsittacus
·
19 Ağustos 2023 20:47
“İyi olmaktansa, şanslı olmayı tercih ederim” diyen insan, hayatı derinlemesine anlamıştır. İnsanlar, hayatın çok büyük bir kısmının şansa bağlı olduğu gerçeğiyle yüzleşmekten korkuyor. Bu kadar çok şeyin, kontrolünün dışında olduğunu düşünmek korkutucudur. 🎬–> Match Point (2005, Woody Allen)
İtalyanca da şöyle bir söz varmış: “sei dolorosamante bella.” Anlamı; “acı verecek kadar güzelsin.”
...hepimiz insana ait olan veya olmayan hücrelerden müteşekkil... *oluşma, şekillenme anlamında.teşekkül eden. müteşekkil.
Reklam
Endişe, düşünmek demektir. Farsçadan dilimize girerken anlam değiştirip “kaygı, tasa”ya dönüşmüş. Düşünmek kaygı verir fakat yine de kendini alamaz insan endişeden. Bu yüzden “Yek katre-i hûnest, sâd hezârân endîşe.” der Sadi. Yani insan; bir damla kan, binbir endişedir.
Etimoloji
fariğ Arapça frġ kökünden gelen fāriġ فارغ “boşlamış, (dertten ve zahmetten) kurtulmuş, azade” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça faraġa فَرَغَ “boşalttı, feragat etti, özgür kaldı” fiilinin fāˁil vezninde etken fiil sıfatıdır. ferağ Arapça frġ kökünden gelen farāġ فَراغ “1. boşaltma, boş olma, serbest olma, 2. boşluk, vakum” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça faraġa فَرَغَ “boşalttı, tüketti, feragat etti” fiilinin faˁāl vezninde masdarıdır.
Garip Bir Etimoloji Tevatürü
“Gavat" sözcüğü, eşlerinin başka erkeklerle yatmasına izin veren erkekler için kullanılıyor. Peki, nereden geliyor ki bu sözcük? Şah I. Kavat, 488-531 yılları arasında Sasani İmparatorluğu'nun hükümdarıydı. Bir Zerdüşt mezhebi olan Mazdekizm'i seçen bu hükümdar, bu mezhebin lideri Mazdek'e saygısını göstermek için eşinin Mazdek ile yatmasına izin vermiş. O dönemden bu yana İran taraflarından bize de geçen bir sözcük haline dönüşmüş. O tarihten itibaren de erkekleri aşağılamak için kullanılan bir sözcük olmuş. Ne kadar doğru bilemem. “Protokol” kelimesinin etimolojisi gibi yalan da olabilir.
373 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.