Sivaslılar, bir işe karşı isteksiz davranan, nazlanan kişiye
"Yükünü yüceye yığma!" derler.
Bu deyim, gönülsüz yapılan iş için de kullanılır.
Sanki kendi anlamı dışında daha derin bir mânâ taşıyor bu cümle:
Yükünü yüceye yığmak...
Ey Türk, Oğuz beyleri ve halkı, işitin! Üstteki gök çökmedikçe, alttaki yer de delinmedikçe, ey Türk halkı, senin devletini ve yasalarını kim yıkıp bozabilirdi?
İnsan zayıf boğalarla semiz boğaları uzaktan bilmek zorunda kalsa, hangilerinin semiz boğa, hangilerinin zayıf boğa olduğunu bilmez imiş diye öylece düşündüm. Ondan sonra, tanrı bana akıl verdiği için, onu ben kendim kağan yaptım.
Tanrı buyurduğu için, ben çalışıp kazandığım için Türk halkı da öylece kazanmış oldu şüphesiz. Ben erkek kardeşimle beraber bu kadar önderlik edip çalışmasa ve muvaffak olmasa idim, Türk halkı ölecek idi, yok olacak idi.
Morfin, adını Yunan Tanrısı Morpheus’tan alıyor. Morpheus, bir rüya ve hayal tanrısı. Morfin; ağrı kesici olarak da kullanılan uyuşturucu bir madde.
Morfin ve Morpheus, ikisi de rüyalara götürüyor. Matrix’teki isimler rastgele seçilmiş değildi.
Karınca kelimesinin Japoncadaki karşılığı "ari", "böcek" için kullanılan karakterle "ahlaki fazilet, edep"(giri) anlamına gelen karakterin birleşiminden oluşan ideogramla gösterilir. Yani bu Çince karakterin anlamı aslında "Edep Böceği"dir.
Latince *amator* Fransızca *amateur* şeklinden Türkçeye amatör olup gelmiş. Bu arada, “bir işi para için değil sevdiği için yapan kimse” anlamını kazanmış.