e
Evlilik ve Boşanma
0 member-Artık hristiyanlar gibi bir hayat yaşamak istemiyorum ben, anladın mı? Kaldı ki, biz, onlar kadar bile olamıyoruz. Onlar hiç değilse pazargünleri kiliseye giderek Allah'a ibadet ederler. Bizler ki, Hak dinin mensupları olan müslümanlarız. Sorarım sana; bizim hangi hareketimiz uyuyor
müslümanlığa?! Abdest alırım, alay edersin...Namaz kılarım, edersin...Kur'an okurum, yine alay edersin... Bu mu senin müslümanlığın?!
Sen (hâşâ) Allah'tan üstün değilsin ya!
-Ben artık müslüman bir kadına yakışır bir şekilde mazbut bir kıyafete girmeye karar verdim
-Şuna, aklımı kaçırdım desen daha iyi olmaz mı?
- Sen nasıl kabul edersen öyle olsun... Ama bilirsin, ben bir şeye karar verdim mi, eğer o iş doğruysa ve mantığıma uygun gelirse mutlaka yaparım. Yani bunu da yapacağım!...
-Ya, ben, müsaade etmezsem?...
- Sen (hâşâ) Allah'tan üstün değilsin ya.
- Ne demek istiyorsun yani?
- Basit... Bu hususta seni dinlemem. Beni karın olarak görmek istiyorsan, ya bunu kabul eder, bana istediğim gibi mazbut bir hayat yaşatırsın, veya...
- Evet veya?
- Veya boşanırız!
"Boşanmayla biten her evliliğin tarihçesinde sürekli, derin yalnızlıklar vardır. Bir de yalnızlığın ayrılmaz yoldaşı öfke."
"Boşanmayla biten her evliliğin
tarihçesinde sürekli, derin yalnızlıklar vardır. Bir de yalnızlığın ayrılmaz yoldaşı öfke. Boşanmayla yıkılan her evlilik daha öncesinden mutlaka duygusal yönden yıkılmıştır."
"Boşanma işlemleri genel olarak, çoğu durumda evliliğin çöküşünden sorumlu tutulan erkeği cezalandıracak şekilde düzenlenmiştir. İster koşullar gereği, ister rızayla olsun, boşanma davası açanların çoğu kadındır."
"Ya iyilikle geçinmek ya da güzellikle bırakmak."
(Bakara, 2/229)
