Haklı isen hak yerini bulur,haklı isen Hak seni korur;yeter ki senin içindeki aşk ölmesin.Sen işte o aşk ölürse zarardasın.Yoksa dert, imtihan bunlar ikramdır.Bunlar varsa sen kârdasın.
.... Peygamber (s.a.v)'e soruldu: "İnsanlar arasında sevgi dolu şefkati (birr) en çok hak eden kimdir?" O, "annendir" dedi. Soran kimse "sonra kimdir?" dedi. Peygamber, "annendir" dedi. Soran kimse "sonra kimdir?" deyince O, "annendir, sonra da babandır" dedi.
Kendini bilen, Rabb'ini bilir. Bir kimse nefsini bilerek kendinde tecelli eden Hakk'ı bilmeye başlar. İnsan-ı kamiller ise nefslerini bilmekle Allah'ı bilirler. Çünkü onlar "makamsızlık makamı"na ulaşmışlardır ve merkezdedirler. Kendini tanımak insana mutlak özgürlüğü getirir, kişiyi orijinal haline döndürür, çünkü kendini
Mitolojinin ve farklı dinlerin bâtınî kısımlarının sıkça kullandığı sembolik düşünce maddeler arasındaki ilişkide sınırsızlığa izin verir. Her şey farklı özellikleriyle çok çeşitli fikirler uyandırır ve bir özelliğin birkaç sembolik anlamı olabilir. En yüksek kavramların binlerce sembolü olabilir. Hiçbir şey yüceyi temsil edecek ve övecek kadar
Kahramanın yolculuğu en eski 'kendini bilme' yollarından
Şamanizm'den başlayarak Tasavvuftaki Seyr-i Sülük'a kadar
"Ben"in kendinden kendine gerçekleştirdiği bir seyr-ü seferdir.