"Kadınlar her şey konusunda kendilerini suçlu hissetmeye -ve tüm insani sorunların sorumluluğunu almaya- zorlandığından, çoğunlukla suçun iyi bir nedenden orada olduğunu çözümlemekte güçlük çekerler"miş.
- Harriet Lerner/Yakın İlişkiler Dansı
Tarih boyunca, kadının yeri/rolü/biyolojik kaderi olarak tanımlanan annelik, kadınları baskılamak, ötekileştirmek, kısıtlamak ve erkek egemen düzeni devam ettirmek için çok uygun bir araç olmuş; anneliğin bir ideoloji haline getirilmesinde, "annelik içgüdüsü" adı verilen ve annelerin çocuklarını kayıtsız şartsız ve tek tip bir şekilde sevmeleri gerektiğini buyuran "koşulsuz sevgi" kavramıyla süslenen bir mitin ortaya atılması büyük rol oynamıştı.
"İnsanların 'feminist' kelimesini desteklememelerinin iki sebebi var: Birincisi, ne anlama geldiğini bilmiyorlar. İkincisi, ne anlama geldiğini çok iyi biliyorlar."
- Gloria Steinem
bebeğini bırakıp işe gittiği için vicdan azabı duyan, suçluluk hisseden baba duydunuz mu? İllaki vardır... Ve fakat, bu duyguyu sırtına kambur yapmamış kadın neredeyse yoktur.