Türkiye’de belediyecilik alanında belki tarihin en zorlu dönemlerinden birini yaşarken edinilmiş tecrübelerden derlenmiş bir eser. Özellikle seçim dönemlerinde sürekli yapılan ve yapılamayan çalışmalarla gündeme gelen belediyeler esasında ülkemizin önemli kurumsal yapılarından biridir. Belediyeciliğin artık geleneksel hizmet faaliyetlerinin yanında yeni nesil teknolojileri destekleyen, bölgesel kalkınmada aktif rol oynayan bir aktör olması ihtiyacından hareketle yazılan eser; basit bir dilde maddeler halinde yapılması gerekenleri özetliyor. Sadece profesyonel olarak belediyeciliğin içinde olan veya olmak isteyenler değil normal vatandaşlar olarak bizlerinde okuyup edindiğimiz bilgileri talep olarak kendi bulunduğumuz bölgelerin belediyelerinden isteyebileceğimiz güzel bir kaynak eser olmuş. Okumanızı tavsiye ederim.
Doğrusu biz ne kadar Allah'ın emirlerine uyup öyle yaşasak ve Avrupalılar da kâfirliklerine devam etseler de onlar güçleniyor, biz zayıflıyoruz. Bunun nedenini bana biri açıklayabilir mi?
Guvenilir olmanın temelinde tutarlı olmak yatar. İnsanın kendisiyle tutarlı olabilmesi için önce "evet"ini keşfetmesi sonra da "hayır" deme iradesine sahip olması gerekir.
Yeni bir ortama girmeden önce sık sık gündeme gelen o cümle "umarım beni severler" , umarım iyi ilişkiler kurarım nasıl da benim ağzımdan konuşuyor sanki ben mişim gibi insanların beni sevip sevmemesinden daha önemli olan bir durum yok mu o da benim onları sevip sevmiycem bu nedenle bir ortama girmeden ya da ueni bir insanla tanışmadan önce umarım beni severler düşünmek yerine * umarım ben onları severim sevilmeye layık ve guzel insanlar* diye kendine telkin etmek mucizeler yaratması da işe yarayacaktır