Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
ya Rab bu nasıl denizdir yüzme bilen kuşu yok
HAYRET MERTEBESİ...
Şapşal hayâl ile “zekânın özü hayâl” farkı, hastalıklı vesvese ile, tarayıcı vesvese arasındaki fark ortada; nihayeti, kendinden başka hisse yer bırakmayan, tasavvuftaki en büyük mertebe, “Hayret mertebesidir!”…
Sayfa 106 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Mucize havada ve suda yürümekte değil, yeryüzünde yürümektedir. Yeryüzü ve gökyüzünün güzelliğini fark edebilecek bir bilinç ve kalp açıklığındadır. "Her kim ki Allah'ı yaratıcısı olarak bildiğini iddia ediyor da hayret içinde kalmıyorsa bu onun cehaletine delildir" diyor İbn Arabi. Güzellik karşısında hayrete düşmüyorsak ruhumuz hayret vadilerinde dolaşmıyorsa uyuşmuşuz demektir. "Sen uçuşu hatırla, kuş ölümlüdür" demiş şair Füruğ; ölüp gideni değil, hiç solamayacak olanı, ölmeyecek olanı, güzelliği hatırla. Ruhuna onu nakşet.
Sayfa 261
Sevişirken iç içe geçen, solukları karışan, birbirine en yakın hale gelen insanların, sonradan bu kadar yabancılaşmasına, hatta can yakmaya çalışmasına hep hayret etmişimdir. Önce en büyük haz, sonra en büyük can yakma, ne tuhaf.
Sayfa 78
Reklam
Hayret edeni alıklığa düşmekten ne kurtarır? Tercih. Akıllı adam diye neyin hayrete şayan olduğunu seçebilen kişiye diyeceğiz.
Sayfa 184Kitabı okudu
Virginia Woolf
"Uzanmış haldeyken, bir yaprağa, bir papatyaya dönüştüğümüzde, göğün farklı, hem de öylesine farklı olduğunu keşfederiz ki, bunun karşısında hayretler içinde kalakalırız."
48 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.