Haziran Süryanice sıcak demek. Aynı dilde, bu aya, - "sıcakların başladığı ay" anlamıyla olsa gerek - "hazaran/hazuran" ismi verilmiş. Çoğu yerde de kiraz ayı olarak adlandırılır. Hoş geldin HAZİRAN.🍒
Sadece kimsesiz gemilerle miskin kedileri barındıran ıssız bir sahil kasabasında yakaladığınız bir geniş zamanda, geçmiş zaman, şimdiki zaman ve gelecek zaman arasında gidip gelirken en çok ne gelirdi aklınıza?... Burada gündoğumu var, günbatımı var, balık vakti var, ama saat yok...
Katran karası bir geceyi haziran bulutlarının arasında yırtık, aralıklarında kıpır kıpır yıldızlarla odamın penceresini tıklattı dolunay... ‘Sana samanyolu uzattım’ dedi ve bütün gökkubbeyi toprağıne indirmiş gibi mağrur, oynadığı koltuğumun başucunda...
Ayla yıkanmanın sürdüğüm bir süre sonra
... penceremi değiştirip onu aldım.
Dolunay, samanyolundan ışıklarla eteklerinde; ‘Haydi’ diyordu penceremin gösterdiği; ‘Haydi... ebedi baharın ülkesine...’
Lakin dolunaya inat; bitkin ve naçar ki hayat... kopamadığım akşam kaldığın, dünyevi kederlerden... Açıp penceremi, salıverdim dolunayım, Cahit Külebi’den bir şiir fısıldayarak kulağına: ‘Bir gün geleceğim / alıp şu başlangıcım / bir gün geleceğim / belki de Haziran / bulunabilir naaşımı / belki de Haziran...’ Haziran, bir ozanın naaşını kaldırırken, dolunay samanyolu boyunca efsunlu yıldızlar saçarak uzaklaşır.
Bakakaldım...
Ne gözüm alabildim, ne göze alabildim…
Her akşam bulutlar
Bilmez telaşımı,
Her akşam bulutlar.
Belki de haziran
Bulacak naaşımı,
Belki de haziran.
Bir gün geleceğim
Alıp şu başımı,
Bir gün geleceğim.
Cahit Külebi