h

Hikaye

12 üye · 7 yeni gönderi
Yolculuk benim üzerimde daima iyi ve unutturucu bir tesir yapar. Istıraplarımızın, üzüntülerimizin mekânla, yahut hayatımızın tabii muhitiyle sıkı bir alakası olsa gerek. Bir muharririn dediği gibi, falan yerde en kesif şiddetinde olan bir acı iki yüz kilometre daha ötede ve başka insanlar içinde biraz daha hafif ve daha kabil-i tahammül oluyor.
Sönük gözlerine, Duru bir bahar Hüznü dolmuştu.
Sayfa 54 - Ötüken yayınları
Reklam
Hayır, burada her şeye bu kadar basit bir gözle bakan insanların arasında yaşamak bana güç gelecekti. Bunlar için ölüm, hayat, günün her hadisesi, saadetler ve felâketler o kadar tabii şeylerdi ki… Hâlbukş ben bütün bir masalı olan bir adamdım.
Sayfa 125Kitabı okudu
Demek buydu, sabırsızlıktı, bekleyişin içimde tutuşturduğu ateşin yayılmasıydı
Oysa ölümle bir araya gelmeden, acılar çekip parça parça olmadan, gönlün taze­lenmez, yeniden doğamazsın
Bu da geçecekti; “elbette buna da alışırım” diyordu. “İnsan nelere alışmaz ki…” Zaten hayat dediğimiz bu kapalı dairenin asıl mucizesi, bu alışmak değil miydi? “En sevdiğimiz mahlukları bile kaybetmeğe alışmıyor muyuz? Günlerce, aylarca, senelerce görmemeğe, mutlak, kat’î bir gurbet içinde yaşamağa alışmıyor muyuz?
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.