Kitabın yarım kalmasına mı üzülsem, bir türlü kavuşamamalarına mı üzülsem yoksa R. 'nin hatırlayamamasına mı bilemedim. Gerçekten tam bir dram. Fedakarlık ve zorluk karşısında susan dilsiz bir kadın ve sadakatsiz bir adamın aşkı. Düşünüyorum da ben yapabilir miydim, aşkımı bu kadar uzun süre saklayabilir miydim? Özellikle bir de ortada çocukları varken ne mümkün. Gerçekten yazarın anlatımına hayran kaldım. Bir solukta okudum. Uzun bir kitap değil ama kurgusu inanılmaz. Sanki kitabın içinde dans ediyordum. Her satırını okurken bu da olmasın ama diyerek okudum. Kimi yerde çok duygulandım kimi yerde R. 'nin bir duygusuzluğunu aklıma getirdim. Üstelik yazar bir adamken hatırlamamasına çok sinirlendim. İşte bilinmeyen bir kadının öyküsü böyle...
İçinde bolca fedakarlık barındıran aynı zamanda hüznü gözler önüne seren, çocuğuna bakmak için hangi ceremelerden geçtiğini aktaran duygu dolu bir öykü.
Güzel olmasına karşın eksik bittiğini düşünüyorum. Kesinlikle tamamlanması gereken bir kitap. Okuyup bitirdiğim dakikadan beri acaba kadın öldü mü, sonu ne oldu, R. hatırladı mı diye düşünüp duruyorum. Umarım bir gün bu kitabın sonunu yazarken bulurum kendimi veya birileri bu sonu yazar.
Okunmasını tavsiye ederim. Ama kitaba bir aşk kitabı gibi bakmak yerine tüm duygunuzu verin. Bir kadının fedakarlığını görün ve düşünün. Neden bir kadın onca sene aşkını gizler ki? Karşısında sadakatsiz ve güvensiz bir adam olduğu için mi? Gerçekten merak konusu. Kesinlikle bir kez konuşmayı hak eden bir kadın vardı R. 'nin karşısında.
Diyecek çok fazla şey var. Okuduğunuz zaman anlayacaksınız. İyi okumalar...