Bir yerde olduğundan fazla lüks varsa korkun. Çünkü yıllarca şunu gördüm: Gerçek zenginler lüks yaşamıyorlar. Olduklarından bir tık aşağıda yaşıyorlar veya normal yaşıyorlar. Yani bugün Türkiye'nin en büyük holdinginin sahibinin kullandığı araba gayet normal. İyi bir araba. Ben biliyorum ki o adam o arabanın bin katını alabilir. Ama almıyor.
Unutmayın: Zengin bağırır, servet fısıldar.
Diderot etkisi diye bir etki var ve bu da çok önemli bir kavram. Denis Diderot (1703-1784), ünlü bir Fransız yazar ve filozoftur. Aydınlanma Çağı'nın, en önemli kişilerinden birisi olarak kabul edilir. Fransız Devrimi'ni hazırlayan düşünsel gelişmelerde katkısı vardır. Yeni felsefesi ve bilimsel düşünceleri Avrupa'da yaymak amacıyla Jean le Rond d'Alembert ile birlikte yazdığı Ansiklopedi en çok bilinen eseridir.
•••
Diderot, büyük borç altına girmiş ve paraya ihtiyacı en üst seviyeye çıkmışken 1765 yılında Rus Imparatoriçesi Büyük Katerina, sanat ve bilimin koruyucusu olarak Diderot'un kütüphanesini satın aldı ve hemen sonra o kütüphaneyi yine Diderot'a bıraktı. Böylece Diderot'un eline önemli bir miktar para geçmiş oldu. Katerina bununla da yetinmeyip 25 yıllık maaşını peşin vererek Diderot'u kütüphanecisi olarak işe başlattı.
•••
Diderot, eline geçen büyük parayla öteden beri almayı düşünüp de alamadığı pahalı kırmızı bir sabahlık aldı. Sabahlık o kadar görkemliydi ki Diderot evdeki eşyaların ona uymadığını fark etti ve başladı eşyalarını sabahlığına uygun olacak yenileriyle değiştirmeye. Her değiştirmede diğerleriyle uyumsuzluk daha da göze batar hale geliyor, yenileme süreci bir türlü bitmiyordu. Sonunda kendisini, evdeki bütün eşyaları yenileriyle değiştirmiş ve yeniden borçlu duruma düşmüş olarak buldu.
•••
Diderot, bütün bunlardan sonra "Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık" başlıklı bir yazı yazdı ve içine düştüğü tüketim çılgınlığını anlattı.
Bir sürü insan el âlem ne der duygusuyla yaşıyor. Bu yüzden benim ayakkabımdan saatime, kullandığım telefonuma hiçbir şey umurumda değildir; küçükken de böyleydim. Çünkü ben beynime, rasyonel olana önem veriyorum; siz de ona önem verin.
Bakın şimdi sizi çok şaşırtacak bir örnek vereyim. Diyelim ki kolunuzda Rolex, altınızda son model araba var. Bir şirkette genel müdürsünüz. Sabah altı buçukta yola çıkıyor, işinize ulaşmak için iki buçuk saat trafikte kalıyorsunuz. Sizce bu resimdeki kişi zengin mi? Bence fakir! Neden mi? Çünkü tercihlerini yanlış yapmış! Aslında o bir köle!
Son yıllarda bir de başımıza online alışveriş çıktı! Mesela sürekli alışveriş sayfalarını takip ederseniz elbette kendinize engel olamazsınız. O nedenle ben şunu diyorum: Kredi kartı kullanmayın, e-ticaret üzerinden alışveriş yapmayın. Çünkü e-ticaret uyuşturucu gibi, bağımlılık yaratıyor. Bir sürü arkadaşım var, durmadan, hiçbir yerde giymeyecekleri şeyleri alıyorlar.