i̇
İnsan İlişkileri
10 member · 2 new postEtle tırnağı ayırırcasına acı veren o gidiş olmasaydı, bu aşk, aşk olmayacaktı.
Exactly!!
✦°✦°✦
Eğer varlığınızı çok fazla öne çıkarırsanız, eğer sizi çok sık görürler ve bundan sonra ne yapacağınızı tahmin ederlerse çok çabuk sıkılırlar. Ne zaman ortalıktan kaybolacağınızı bilirseniz, ne sıklıkta onlara gözükeceğinizi dü zenlerseniz sizi daha seyrek yerine daha sık görmek istemelerini sağlarsınız. Kendinizi gizemli kılın, bazı belirsiz, çelişkili nitelik ler sergileyin, insanlar hakkınızda her şeyi öğrenmemeliler. Bil gileri geride tutmayı öğrenin. Genel olarak ortaya çıkışınızı ve davranışlarınızı daha az tahmin edilebilir şekle getirin.
✦°✦°✦
Sayfa 130 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
Dışadönükler ve içedönükler doğal olarak birbirini anlamazlar. Dışadönüklere göre içedönükler eğlenceli değildir, inatçı ve hatta antisosyaldirler. İçe dönüklere göre dışadönükler sığ ve havaidir, ayrıca insanların ne düşündüğünü fazla önem serler. İçe ya da dışadönüklük genellikle genetiktir ve iki kişinin aynı şeyi tümüyle farklı bir ışıkta görmesine yol açar.
Sayfa 152 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
İnsanlar başkalarının söylediklerini yapmazlar çünkü kendi iradelerini göstermek isterler.
Onların asi davranışıyla içtenlikle hemfikir olur ve yaptıklarını sürdürmelerini söylerseniz, artık sizin önerinize uygun davrandıklarını düşünecekleri için bundan hoşlanmazlar. Tekrar isyan edip iradelerini aksi yönde gösterirler, bu da zaten sizin istediğiniz ters psikolojinin temelidir.
People often won’t do what others ask them to do, because they simply want to assert their will.
If you heartily agree with their rebellion and tell them to keep on doing what they’re doing, it now means that if they do so they are following your advice, which is distasteful to them. They may very well rebel again and assert their will in the opposite direction, which is what you wanted all along—the essence of reverse psychology.
Sayfa 244 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okudu
Sizce?
“Sessizliklerin en kesini susmak değil, konuşmaktır,”
Kierkegaard
Yapı olarak biz insanlar koşullarımızdan kolayca memnun olmayız, içimizdeki ters bir güç nedeniyle bir şeye sahip olduğumuz, istediğimizi elde ettiğimiz zaman, zihnimiz daha başka yeni, değişik şeylere doğru kayar ve daha iyisini elde edebileceğimizi hayal ederiz. Bu yeni nesne ne kadar uzakta ve erişilmez olursa sahip olma arzumuz o kadar büyür. Biz buna •çitin öte yanındaki otlar daha yeşildir sendromu• adını veriyoruz. Bu, optik illüzyonun psikolojik eşdeğeridir ve çok yaklaşırsak daha yeşil olmadığını görürüz.
Sayfa 175 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okudu