Lev Tolstoy 'un "İnsan Neyle Yaşar?" adlı eseri bir çok ders niteliği taşıyan öykü lerden oluşan bir kitaptır. Tolstoy bu eserinde bizlere bir sürü mesaj vermiş ve iyi insan olmayı öğütlemiştir. Tolstoy'un Türkiye'de en çok okunan kitabının bu kitap olmasının belkide nedenlerinden biriside bizim kültürümüzde ki duygularla bağlantılı olmasıdır.
Peki İnsan Neyle Yaşar?
İnsan sevgiyle, merhametle Yaşar. Elindekinin kıymetini bilerek Yaşar.
Tabi bu kitabı bitirince sadece insanın Neyle yaşayacağını değil insanın Neyle yaşayamayacağınıda gördüm. İnsan bencilliği ile, kalbindeki merhametsizlik duygusu ile, kendisini yiyip bitiren kin duygusu ile ve her zaman daha fazla arzusu ile yaşayamaz. Bu duyguları kendisinde barındıran İnsanlar sadece var olurlar. Hayatın, yaşamanın değerini ve kıymetini bulamazlar.
"İnsanlar sadece kendi hayatları için kaygılandıkları, kendilerini kolladıkları için Yaşar sanırdım, oysa onları yaşatan tek şey sevgiymiş."
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2024214,3bin okunma
"İnsanlar kendi kaygıları için hayatta olduklarını sanıyorlardı, oysa sadece sevgi sayesinde hayattaydılar. Sevgiye ulaşan kişi Tanrı'ya ulaşır ve Tanrı onun içindedir, çünkü Tanrı sevgidir. Şimdi bunları anladım."
Tolstoy soylu bir aileye sahip olmasına rağmen yoksulluk temasını okuyucuya başarılı bir şekilde yansıtmıştır.
Eser yoksul bir ayakkabı ustası Semyon ve eşi Matryona etrafında şekillendirilmiştir. Sem, soğuk bir kış günü bir Şapelin avlusunda sefil ve çıplak halde bir adamla karşılaşır. Ailesinin karnını zor doyurmasına rağmen ona evini açar, onunla kıyafetini hatta ekmeğini paylaşır.
Hikaye bu şema etrafında dönse de, alt metin ve verdiği fikir gerçekten çok çarpıcı.
Bu hikaye aslında Tanrı'nın buyruğunu yerine getirmeyen meleğin hikayesidir. Melek, Tanrı'nın emrini reddeder ve Tanrı meleğe 3 ceza verir. Melek insanlarda neyin olduğunu, insanlara neyin verilmediğini ve insanın neyle yaşadığını öğrenmelidir.
Eseri okurken kendime başlıktaki gibi sordum; Sahi, insan neyle yaşar?
Hepimiz aynı yeryüzünde yaşıyoruz, aynı havayı soluyoruz, aynı gökyüzüne bakıyoruz. Fakat birbirimizi ne kadar umursuyoruz ya da birbirimizin ne kadar farkındayız? Kimisi dünya malı içinde yüzerken, kimisi şu saniye açlıktan gözlerini yumuyor. Birbirimize karşı bu sevgisizlik neden? Oysa sevgi Tanrı'dan değil midir? Bir insan görmediği Tanrıyı sevip, gördüğü kardeşlerini nasıl sevmez?