Zira Gazze'de yaşanan katliam bir çok kapalı gözü ve kulağı açarak, gerçeği görür ve işitir hale gelmelerini sağladı. Küresel güç odaklarının kontrolündeki kitle iletişim araçlarının marifetiyle akıl tutulmasına uğratılmış kitleler, Gazze'de yaşananlarla bir oranda kendilerine geldiler. Her şeyden önce ''Batı'' deşifre oldu. Batını her fırsatta dile getirdiği ve bu sayede tüm dünyayı kuşatmasına imkan sağlayan ''insan hakları, özgürlük, demokrasi'' söylemlerinin kocaman bir yalan olduğu açıkça görüldü. İnsan hakları, özgürlük ev demokrasi söylemlerinin sadece Batılı devletler için işgal ve sömürülerinin meşrulaştırılmasını sağlayan bir şey olduğu anlaşıldı.
Batılı devletlerin işlerine gelemeyen şeylere kör ve sağır oldukları, kendi kimlik ve kişiliklerinde vicdanı öldürmeyi başardıkları, aklı işlevsiz bir kelimeye dönüştürdükleri, dünyanın dört bir yanındaki insanların önemli bir kısmı tarafından görülmeye başlandı. Dolayısıyla Batılıların bundan böyle ''özgürlük, insan hakları, demokrasi'' söylemlerini kolayca dile getirmeleri mümkün olmayacak gibi. Dile getirseler bile inandırıcı olmakta her zamanınkinden daha fazla zorlanacakları kesinin.