Okunması gereken ırkçılığa karşı en sevdiğim ikinci eser. ( ilki Tom amcanın kulübesi)
"İstediğiniz kadar karga vurun öldürün ama bülbülü öldürmek günahtır" - burda söylenmek istenen fikir şudur: zencilere istediğiniz her şeyi yapın ama beyazlar yaşamalı.
Evet maalesef hala ırkçılık var ve zencilere yukarıdan aşağıya bakmalar, küçümsemeler, ayrımcılık hala sürüyor.
Kitapta adı çok geçen Atticus, iki çocuk bazasıdır ve avuklattır, dolayısıyla adalet tataftarı ve siyah beyaz farketmeksizin insanları savunuyor.
Ve babalarının zenciye avukatlık yapması sonucu çocuklarının - Jem ve Scout'un duymak zorunda kaldıkları sözler onları etkiler. Çocuklar da Tom'un suçsuzluğuna inanırlar ama Atticus'un da dediği gibi, "Mahkemede bir zencinin, bir beyaza karşı asla üstünlüğü olamaz."
Tom Robinson isimli bir zenciyi savunduğu için mahallelinin davranışlarındaki, bakışlarındaki imalar Atticusu bu davadan vazgeçirmez.
Suçsuz olan Tom, maalesef siyahi olduğu için hayata 1-0 yenik başlar ve 'suçlu' damgası yemeğe mahkumdur.
Çocukların gelişimi, bir erkek çocuğunun ergenlik dönemi, mahalledeki ırkçılık, zenciye karşı beslenen gereksiz kin, öfke, suçlamalar, katakterlere de yansıyor. Eserin anlatıcısı 9 yaşlı Scout, hizmetçileri Calpurnia onları zencilerin kilisesine götürünce şöyle der: "Neden beyaz ve zencilerin kiliseleri ayrı ayrı? Hepimizin dini aynı değil mi?"
Gerşekten etkileyici ve muazzam bir eser.