ezio auditore
Leyla ile Mecnun
+Hiç mi sıkılmıyorsun İsmail - Yoo neden? +Aslında var olmayan bir gemiyi ve hiç geri gelmeyecek bir kızı bekliyorsun. ... +Bak İsmail, beklemek aptalların işidir. Sadece aptallar bekler. Sen burada Şekerpare'yi beklerken o kim bilir şu anda kimlerin koluna giriyordur. Haksız mıyım İsmail, hem genç hem de güzel bir kız. Hem de istediği herkesi elde edecek kadar güzel. Senin elinde ne var? -Benim de gökyüzüm var. Benim denizim var. Benim arkadaşlarım var. Sana inat buraya oturuyorum ve buradan da hiçbir yere gitmiyorum. -O gemi mutlaka gelecek 🥹
Leyla ile Mecnun
+Gitti işte. Niye gitti ki, yani gitmeseydi ne olurdu? -Gitmeyince de olmuyor, geliyor yine olmuyor. +Ama ben onu çok sevdim. Ben daha ona seni seviyorum demeden, onu sevdiğimi söylemeden gitti. Anlamış mıdır acaba benim onu sevdiğimi? -Anlamıştır abi ceketini aldı. +O yüzden mi gitti? -Sen böyle yapınca ben çok üzülüyorum İsmail Abi ya. +Tamam tamam yapmayacağım öyle
Reklam
Leyla ile Mecnun
+Bu acı geçiyor mu? -Evlat, bak hayat zaten acılarla dolu. Tatlı tarafları da var ama hayat genelde acı. Ama bu acıları yaşamak gerekiyor. Aslında bu acıları yaşadığın zaman sen güçlü oluyorsun. +Ama ben güçlü olmak istemiyorum ki, ben Şekerpare'yi istiyorum.
Kendi içinde ne yaşıyor bilmiyorum ama yaşarken eğlendiği çok belli.
3 dilek hakkım olsa 3 demlik çay dilerdim sonra laps laps içerdik
Reklam
'Senin ağzından çıkanla kulağının duyduğunun bir olduğunu ben hiç göremeyecek miyim?'
İsmail Abi: "Herkesin bir bekleyeni var." Ölüm: "Senin bir bekleyenin yok mu ?" İsmail Abi: "Ben bekliyorum." Leyla ile Mecnun
“gelmicem dese beklemezdim ama gelcem dedi.”
Resim