Aziz Nesin'den güzel bir tavsiye: “Şiddet gören kadınları sığınma evlerine kapatmak yerine, şiddet uygulayan sığırları hayvan barınaklarına kapatın.”
tecavüzde hedef yalnızca bedenle sınırlı da değildir. Şiddet her zaman gözle görülecek şekilde ortaya çıkmadığı gibi, her yara da kanamaz.
doğan kitapKitabı okudu
Aile içinde karılarına ya da çocuklarına şiddet uygulayanlar, hep zayıf karakterli adamlardır. Zaten zayıf oldukları için, kendilerinden daha güçsüz insanları kurban seçerler.
doğan kitapKitabı okudu
Korkarak, sinerek, bir 'malmışçasına' muamele görmek bizim hakkımız değildi, başımızı dikleştirip mücadele edecektik hepsi bu kadardı. Hukukta 6284 nolu yasa gereği gerekiyorsa başka bir yerde barınma olanağının sağlanması, koruma altına alınmak, geçici maddi yardım, barolardan ücretsiz avukatlık desteği ve hayati tehlike durumu varsa kimlik ve ilgili diğer belgelerin değişmesine kadar haklarımız vardı. En olmadı Türkiye'de bunun için çaba gösteren onlarca dernek ve vakıf vardı, evet bazen umudumuz tükeniyor, bazen haberlerde öyle şeyler görüyoruz ki, hukuka inancımız kalmıyor, kimse bize yardım edemez deyip kaderimize boyun eğiyoruz, ben yıllar önce öyleydim. Ama pes etmeyecektik, hukuktan, kadın sivil toplum kuruluşlarından, belediyelerin kadın danışma merkezlerinden, aile ve sosyal politikalar ilk müdürlüklerinden, şiddet önleme ve izleme merkezi ŞÖNİM'den, polisten yardım istemekten çekinmeden, kaderimize, bir erkeğe, bir insana, boyunduruğa, gerekirse ailemize boyun eğmeden dik duracaktık. Sadece biz değil şiddet uğradığından şüphelendiğimiz birini ALO 183'ü arayarak haberdar edebilirdik, böylelikle kadın şiddete uğramıyorum dese bile ara ara kontrol ediliyor. Biz kadınlar dik durdukça, iyi evlatlar yetiştirdikçe, kadınların ve erkeklerin eşit olduğunu öğrettikçe düzelecekti bu dünya. Başka türlü yol yoktu.
Sayfa 407 - EpsilonKitabı okudu
“Sokakta kadınların öldürülmesi, çocukların önünde öldürülmesi, boğazların kesilmesi, koruma talep ettikleri halde devletin bunu önemsememesi ve bunun sonucunda öldürülmeleri vsvsvsvssvv önemli değil, katillerin karakterleri öyle diğer eğitimli ülkelerde de kadınlar şiddete uğruyor,ülkeye cahil demeyin,algı oluşturmayın,ne zevk alıyorsunuz ülkeyi kötülemekten,gerçekten anlamıyorum.” Ortada katledilen yüzlerce kadın var, bütün katiller karaktersiz mi yani? Bu olayı hafife almak,geçiştirmek.Ortada bir şiddet kültürü var.Normalize edilmiş ahlaki bir yozlaşma var.Herşeyden önce bir eğitimci olarak sizin herkesten çok düşünmeniz lazım bu meseleleri.Siz sokak ortasında katledilseniz biz katile karaktersiz diyip geçmeyiz. Bunun her şeyden önce bir eğitim ve devlet politikası olduğunu biliriz.Bunu o çok değer verdiğiniz devletin itibarî pahasına söyleriz üstelik.Çünkü devletin görevi her şeyden önce insanların can güvenliğini korumaktır. 
Elif
"Bir kadını dövmekle iyi bir şey yaptığını mı sanıyorsun Gavrilo?"
Sayfa 36 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Aklımda deli sorular...
Kızılgöz karılarını öldürmekle kalmıyor, onlara sahip olabilmek amacıyla da öldürüyordu. Yeni bir eş istediğinde, başka birinin karısını gözüne kestirirse adamı hemen öldürürdü. Ben bu cinayetlerden ikisini gözlerimle gördüm. Bütün sürü bunu biliyor ama kimse bir şey yapamıyordu.Henüz sürü içinde, deyim yerindeyse, herhangi bir kamusal yönetim geliştirmemiştik.
Sayfa 62 - KızılgözKitabı okudu
Özellikle Dövüş Sporları!
Tüm kadınların spor yapmalarını sağlayabilirsek, toplum olarak işte o zaman her şeyi değiştirebilirsiniz.
Sayfa 30 - Mehmet DemirkolKitabı okudu
Farklı bir yorum..
Radikal feminizmin tezine eleştirel yaklaşan yazarlar, devletin ataerkil olduğunu kabul etmekle birlikte çelişkili bir tutum sergilediğini ortaya koyar. Bu çelişki, bir taraftan erkeğe şiddet kullanma hakkı veren zorunlu askerlik uygulamasıyla erkekliğin şiddetle inşaasına katkıda bulunması, diğer taraftan kadına yönelik şiddeti engellemek üzere yasal düzenlemeler yapılması gibi uygulamalarda kendini açığa vurur.
…
Bir diğer çelişki devletin, hegemonik erkekliği kurumsallaştırırken, aynı zamanda denetim altında tutmaya çalışmasında kendini gösterir. Örneğin, şiddet suçlusu erkekler, şiddet kullanma yetkisine sahip olan asker ve polis gibi erkek ağırlıklı kurumlarla denetim altında tutulmaya çalışılır.
Sayfa 24
Çok acı..!
Yarın 8 Mart...
Yani Dünya Emekçi Kadınlar ve Dayanışma Günü.
Ama yarın kadınlar gününde yine birsürü kadın ŞİDDET GÖRECEK, yine ÖLDÜRÜLECEK!
NE KADAR ACI!