k

Kendin Olmak

0 member
Keşke çocukken de şimdi de biz olabilseydik...
Benlik yaşam boyunca devamlı bir şekilde, gerçekle yüzleşmesi ve bireyleşme sürecine katılması için ego üzerine baskı uygular. Egonun rızası olsa da olmasa da bunu yapar. Gelgelelim, isteksiz bir ego karşısındaki telafiler (kabuslar, kazalar, fiziki semptomlar) bireyleşme sürecine katılmak için elinden geleni yapan bir ego ile bilinçdışının kurduğu tamamlayıcı ilişkiden çok daha şiddetlidir.
Sayfa 159Kitabı okudu
Reklam
Jung
Hiçbir şey bizi ahlaki karar alma zorluğundan muaf kılamaz. Bununla birlikte, kulağa ne kadar ters gelse de bazı durumlarda ahlaki değerlendirmemiz öyle gerektiriyor ise, ahlaki açıdan iyi olarak kabul edilenden kaçınma ve kötü olarak kabul edilen şeyi yapma özgürlüğüne sahip olmalıyız.
Sayfa 283Kitabı okudu
Kendiniz olmaya ne kadar karşı koyarsanız o kadar acı çekersiniz
Ölüm
Rüyaların işlevlerinden biri hayatta yaklaşan bir aşamaya veya eşiğe hazırlıktır. Ölüm, bilinçdışının bizi hazırlamak istediği böyle bir eşiktir. Ölümlü olduğumuzu kabul etmemiz, sonumuza dair bilgilenmemiz bilinçdışımız için çok önemlidir. Çünkü biz ölümde olgunlaşırız. Ego bilinci 'doğru' bir tutum içindeyse kişi ölümde ruh-tözünün yani Benliğin doğumunu yaşama şansına sahip olur. Benlik için önemli olan 'büyük iş’ yani içsel bütünlüğün tamamlanmasıdır. Bu, bir görevi veya hayatının görevini tamamladığını hisseden insanların neden ölümden korkmadıklarını da açıklayabilir. (Marie-Louise von Franz’ın On Dreams and Death: A Jungian Interpretation adlı kitabına E. Kennedy-Xipolitas’ın önsözünden, Chicago, Open Court, 1998, s.vii) (çevirenin dipnotundan bir kesit)
Bilinçdışı Karşısında Naif Olmak
Demek ki bir anlamda “bilinçdışı veya bilinçdışının barındırdıkları karşısında naif veya toy olmak münasiptir çünkü bizden beklenen bazı görevleri yerine getirmemiz ancak rasyonel bakış açısını askıya alabildiğimiz zaman mümkündür. Budala karakteri, kişisel psişenin kolektif baskılar tarafından şekillendirilmemiş tarafını temsil eder.” (Daryl Sharp, Digesting Jung, Toronto, Inner City Books, 2001 s.71) Von Franz da peri masallarında prensesi kurtaranın daima ‘aşağı’ görülen budala olduğunu; naif ve saf olanın, kendisini yeni gerçeklere açık tutma yeteneğine sahip olduğunu ve bilinçdışı karşısında ki tutumun böyle olması gerektiğini söyler. (Von Franz, M.L., Animus and Anima in Fairy Tales, Toronto, Inner City Books, 2002, s.73) Çevirenin dipnotundan kesit
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
176 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.