Kitaplarına tutunarak, onların muştuladığı huzura inanarak erişti eski koltuğuna. Miskin bir hava kuşatıyordu dört bir yanını; berhava* bir yalnızlığın çemberinde kaçıyordu insanlardan. Elinde fincanı, kitaplara sığınıyordu.
* berhava: boş, faydasız, havaya savrulmuş