Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Bugün kaçınılmaz bir hareket varsa, o da İstanbul hükümetinin ulus ve vatanın yazgısını alçakça İngilizlerin isteğine bırakması ve kendi çıkarlarına kurban etmesidir.
Sayfa 101
Ülkenin ve ulusun kurtuluşu ve mutluluğu, hak ve adalet, ülke içinde güven ve huzurun sağlanmasıyla mümkündür.
Sayfa 98
Reklam
Açıkça ortaya çıkmak ve ulusun hakları adına yüksek sesle bağırmak ve bütün ulusu bu sese katmak gerekir.
Komutanlar ve subaylar, Dünya Savaşı'nın bunca sıkıntı ve güçlükleriyle yorgun, vatanın parçalanmakta olduğunu görmekte içleri kan ağlamakta, gözleri önünde derinleşen karanlık felaket uçurumu kenarında zihinleri bir çözüm, kurtuluş yolu aramakla dolu...
Ya Bağımsızlık Ya Ölüm!
Temel ilke, Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu ilke ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla sağlanabilir. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık dünyası karşısında uşak olmak konumundan daha yüksek bir muameleye layık olamaz.
Reklam
Azim Ve Kararlılık
Ulusa öncü olacakların, her ne olursa olsun amaçtan dönmemeleri, ülkede barınabilecekleri son noktada, son nefeslerini verinceye kadar, bu amaç uğrunda fedakârlığa devam edeceklerine daha işin başında karar vermeleri gerekir.
Kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak!
Gerçekte, içinde bulunduğumuz o tarihte, Osmanlı Devleti'nin temelleri çökmüş, ömrü tamamlanmıştı. Osmanlı toprakları tamamen parçalanmıştı. Ortada bir avuç Türkün barındığı bir ata yurdu kalmıştı. Son mesele, bunun da paylaşımını sağlamaya çalışmaktan ibaretti. Osmanlı Devleti, onun bağımsızlığı, padişah, halife, hükümet, bunların hepsi anlamı kalmamış birtakım boş sözlerden ibaretti. Neyin ve kimin dokunulmazlığı için kimden ne gibi yardım sağlanmak isteniyordu? O halde ciddi ve gerçek karar ne olabilirdi? Efendiler, bu durum karşısında bir tek karar vardı. O da ulusal egemenliğe dayanan, kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak!
Ulus ve ordu bir yandan kurtuluş yolu düşünürken bir yandan da yüzyıllardır süregelen bu alışkanlığın güdüsüyle kendinden önce, yüce hilafet ve saltanat makamının kurtarılmasını ve dokunulmazlığını düşünüyor. Halifesiz ve padişahsız kurtuluşun anlamını kavramak yeteneğin de değil... Bu inanca karşıt fikir ve görüş ortaya koyacakların vay haline! Derhal dinsiz, vatansız, hain ve dışlanmış kişi olur...
216 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitapta milli mücadele ruhu güzel işlenmis buna diyecek bir sözümüz yok tabi ki ama kitaptaki Hacı Fettah Efendi (karakter hoca, hacı ve kendi menfaatleri için Yunanlılarla işbirliği yapmaktan geri durmaz, kısacası her seytanligi yapar) karakterine karşılık, dinini, vatanını, milletini, bayrağını satmayan bir karakter olsa bence çok daha güzel olurdu. Okuyucu da daha etkili olabilirdi. Kitapta genç bir muallimenin vatanı, milleti için yaptığı fedakarlıkları, ogrencileri için, sadece bir öğretmen değil onlar için bir ana olmasını okuyacaksınız. Ve tabi genç muaalimin kasaba halkı tarafindan nasıl hain ve kahpe ilan edilişini.... Kitapla kalın...
Vurun Kahpeye
Vurun KahpeyeHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 201910,6bin okunma
202 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.