Bir “milliyet” için siyasî hudutların hiç ehemmiyeti yoktur. Yunanistanlılarla Türkiyeli Rumlar bu hakikatin en büyük şahididir. Büyük Türk milletini ayıran siyasî, coğrafî hudut mühim bir engel sayılmaz. Türk birliğinin en sağlam bağı “lisan”dır ki hiçbir kuvvet onu koparamamıştır, hem koparamayacaktır.
"..sonuçta tek gerçek vatan, insanın ayağını basabileceği tek toprak, başını sokabileceği, sığınabileceği tek ev çocukluğundan itibaren öğrendiği dildir."
Lisani bir İstiklal siyasi bir istiklalin mukaddimesidir. Bir kavim milli lisanını sevmeye, milli edebiyatını bu milli lisan üzerinde tesis etmeye başladığı anda, necat vaadini almış demektir.