Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
504 syf.
·
Puan vermedi
Adeta bir macera dolu hazine avı olan Kayıp Tanrılar Ülkesi.Yazar İstanbul'un sokaklarında kaybolmuş bir cinayetin izini sürerken, arkeolojik kazılarla dolu bir yolculuğa çıkıyor. Eski sırlar, mitolojik ipuçları ve tabii ki bir doz gerilim... Her bir sayfada yeni bir keşif, dolayısıyla zaman zaman nefesimi tutarak okudum.Soluksuz bir macera ve sıradışı bir final ile oldukça keyifli bir okuma deneyimiydi.
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Kayıp Tanrılar ÜlkesiAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202320,3bin okunma
Hestia'nın kendine özgü bir söylencesinin bulunmamasının nedeni, evinden ayrılmakta gösterdiği isteksizlik olabilir. Ya da diğer tanrıların aşk maceraları, kıskançlık, rekabet ve intikam dolu öyküleri daha eğlenceli bulunmuş olabilir.
Sayfa 94 - Say yayınları, Hestia.Kitabı okuyor
Reklam
Karısı en son kaçırılacak Tanrı: Hades
Theseus'un Yeraltı Dünyası'na inişi kendi fikri değildi. Oraya gidenlerin aksine, Theseus'un özel ve kişisel bir amacı da yoktu. Sadece dostu Pirithous'un Persephone'u kaçırmasına yardımcı olmak için gitti. Daha önce Theseus güzelliği dillere destan Helen'le evlenmek istemiş, Pirithous da onu kaçırmasına yardım etmişti. Şimdi de Pirithous Persephone'la evlenmek istiyordu ve Theseus onun iyiliğine karşılık vermek zorundaydı. İki kral Yeraltı Dünyası'nın engellerini büyük zorluklarla aşıp sonunda Hades'in sarayına ulaştılar. Oraya varınca Hades'e Persephone'u almaya geldiklerini söylediler. Hades buna çok güldü (isteklerini yerine getirmeye hiç niyeti yoktu) ve onlara yer gösterdi. Delikanlılar oturunca hareket edemez hale geldiler. Hades onları tuzağa düşürerek yıllar boyunca kalkamayacakları Unutkanlık İskemlelerine oturtmuştu. Bu iskemlelerde her şeyi, kim olduklarını, nerede olduklarını ve neden orada olduklarını unuttular ve, zihinleri tümüyle boşalmış bir halde hareketsiz oturup kaldılar. Daha sonra Herakles Yeraltı Dünyası'na indiğinde Theseus'u kurtardı. Pirithous'u kurtarmak üzereyken yer korkunç bir şekilde sarsıldı. Hades karısını kaçırmaya gelen ölümlünün kaçmasına izin vermeyecekti. Pirithous sonsuza dek Yeraltı Dünyası'nda kaldı.
Sayfa 91 - Say yayınları, Theseus, Pirithous ve Hades.Kitabı okuyor
Girit'in ilk kraliçesi: Europa
Günün birinde Zeus gökyüzünden aşağıya baktı ve Fenike kralının kızı Europa'yı kumsalda oynarken gördü. Kızın güzelliği karşısında kendinden geçti. Görkemli beyaz bir boğaya dönüşerek genç kızın karşısına çıktı. Europa önce bu yaratıktan ürktü ama boğa onun ayakları dibine uzandı. Rahatlayan Europa hayvanı okşadı ve üstüne bindi. Zeus onu sırtında okyanusa taşıdı ve oradan da Girit Adası'na kadar yüzdü. Adada gerçek kimliğine döndü ve bir ağacın altında Europa'yla sevişti. Bu olaydan sonra o ağaç hiç yaprak dökmedi. Europa Girit'in ilk kraliçesi oldu ve Zeus'a Minos, Sarpedon ve Rhadamanthys isimli üç erkek çocuk verdi.
Sayfa 87 - Say yayınları, Zeus, Europa.Kitabı okuyor
Eskiler Hades'i soğuk olarak tanımlıyor ama uğursuz bulmuyorlardı. O sadece ölülerin efendisiydi ve üstlendiği görevleri layıkıyla ve tam bir sorumlulukla yerine getiriyordu. Hades işini yaparken merhamete ya da herhangi bir duyguya yer vermezdi.
Sayfa 74 - Say yayınları, Hades.Kitabı okuyor
Dadhikra: Yedik mitolojide Tanrıların arabalarını süren göksel atlar içinde en göze çarpanlarından biri Dadhikra'dır. Çok sürat­ lidir. Bazen bir kartala, bazen de bir kuğuya benzetilir. Kanadı­ nın olduğu düşünülür. O, *Dasyuları öldüren bir kahramandır. Dadhyaiiç: (Dadhiça) Yedik bir ermiş ismi. *Atharvan'ın oğ­ ludur.
Reklam
Caimini: *Vyiisa'nın öğrencisi olan bir ermiş. Hocasından Sa­ maveda'yı öğrendiği ve onu yaydığı söylenir. Aynı zamanda Pü.rvamimiinsii felsefesini kuran kişidir. Camadagni: *Bhfigu soyundan bir brahman. Yedi ermişten biridir. Canamecaya: *Parikşit oğlu ve *Arcuna'nın torunu büyük bir kral. *Vaisampayana *Mhb.'yı bu krala anlatmıştır. Babası Pa­ rikşit bir yılan sokması sonucu ölünce yılanları (*Nagalar) kur­ ban etmiştir. Bu kurbanıyla ünlüdür. Catayus: (Catiiyu) *Ramaya�a'da geçen, *GaruQ.a'nın oğlu ve akbabalar kralı olan kuş. *Riima'nın dostu idi. *Rav�a *Sitii'yı kaçırırken onunla dövüşmüş, ancak yenilmişti.
Aca Ekapad: (Hava Tanrıları) Bu tanrının Hint mitolojisinde­ ki yeri ve önemi fazla değildir. Genellikle *Ahi budhnya ile birlikte görülür. Bir yerde bağımsızdır (X, 65:13). Öte yandan başka bir yerde (X, .66:11) Okyanus, Nehir, Hava, Taşkın Sel­ lerle birliktedir. Burada özellikle Ahi budhnya ile (Havanın Yı­ lanı ile) özdeşleştirilmesi çok ilginçtir. Atharvaveda'da (XIII, 1:6) Aca Ekapiid'ın iki dünyayı güçlendirdiği söylenir. Yaska onun adının etimolojik açıklamasını (Nirukta, XII, 29) şöyle yapar: Aca "süren, örıüne katıp götüren"dir; ekapiid ise "tek ayaklı" anlamına gelir. İkisi birlikte "tek ayağıyla süren" veya "tek ayağıyla önüne katıp götüren" anlamındadır. Biçimsel ve işlevsel yönden yoruma açık olan bu tanrı, kimi bilim adamına göre "tek ayaklı keçi"dir (Aca "keçi" anlamına da gelir). Kimine göre ise "doğmamış olan tek ayaklı"dır (Aca = doğmamış). Başka tahminler de vardır. Fakat en akla yakın olasılık, yerden göğe kadar uzanan ve içine aldığı şeyleri yutup götüren "hortum fırtınası" olsa gerektir. X, 66: 1 l 'de Ahi budh­ nya ile·özdeşleştirilmesi de biçiminde yılansa! bir yan oldu­ ğunu düşündürmektedir. Doğada havayla ilgili olarak böyle bir görüntü, hortum tipi fırtınalarda görülür.
GarmJa: Yarı insan yarı kuş mitolojik bir yaratıktır. *Ve­ dalar'da güneşe bir iki kere Garutmat diye seslenilmiştir. Veda sonrası dönemde ise, olasılıkla bu ada dayanarak Garuqa tü­ retilmiş ve bu kuş, tanrı *Vişı�u'nun binek hayvanı (VişQ.u­ ratha) olmuştur. Garuqa kuşların kralıdır (Khagesvara). *Kas­ yapa ve *Dakşa'nın kızlarından biri olan Vinata'dan türemedir. Yılanların baş düşmanıdır (Sarpiirati). Başı, kanatları, pençe­ leri ve gagası, kartal gibi, vücudu, elleri ve ayaklan ise insan gibi düşünülmüştür. Yüzü beyaz (Sitanana), kanatları kırmızı (Raktapakşa), vücudu ise altın sarısıdır (Suvan�akaya). Sam­ pati adında bir oğlu, Unnati (veya Vinayaka) adında bir karısı vardır.
Kahraman nedir, kimdir?
"Kahraman, hepimizin içinde saklı duran, yalnızca bilinmeyi ve yaşama katılmayı bekleyen tanrısal yaratıcı ve kurtarıcı imgenin simgesidir"
Sayfa 31 - Kabalcı yayınevi, 2010
Reklam
Söyle tanrıça, Peleusoğlu Akhilleus’un öfkesini söyle. Acı üstüne acıyı Akhalara o kahreden öfke getirdi, ulu canlarını Hades’e attı nice yiğitlerin, gövdelerini yem yaptı kurda kuşa. Buyruğu yerine geliyordu Zeus’un, ilk açıldığı günden beri araları erlerin başbuğu Atreusoğlu’yla tanrısal Akhilleus’un.
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Mitoloji 101
O neydi yahu? Mitoloji üzerine bu kadar derinlikli kitap okumamıştım daha önce. Bir arkadaşım ısrar etmişti, haklıymış. Yalnız Zeus ile ilgili okuduklarım, modern magazinden beter, nasıl bir Tanrı'ymış öyle anlayamadım. Birlikte olmadığı kadın yok gibi. Kasanova zannedersiniz. Kahkahalarla güldüm hikayelerini okurken. Size de tavsiye ederim :)
Mitoloji 101
Mitoloji 101Kathleen Sears · Say Yayınları · 20212,659 okunma
Herşeyden önce hiçlik vardı.Ne yaşam ne ölüm, ne gece ne gündüz, ne ses ne hareket…Sonsuz bir hiçlik, sonsuz bir sessizlik.
İlkel ve geleneksel tedavilerde, bir ilaç ancak kökeni bir hastanın karşısında ritüel biçiminde hatırlatıldıktan sonra, etkili hale gelir.
Hemen hemen tüm ritüeller başlangıcı, Dünyanın henüz var olmadığı mitsel zamanı hatırlatırlar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.