p

Politizasyon (Siyasi Kutuplaşma)

0 üye
Takip
Horgörü
İnsanlar birbirlerinden sırf başka bir siyasi partiden oldukları için nefret ediyor. Görüşleri alınan insanlar, kendilerini uzak hissettikleri parti taraftarlarıyla iş yapmak istemiyor. Çocuklarının arkadaşlık yapmasını veya "o parti" taraftarlarından biriyle evlenmesini de istemiyorlar. İnsanlar yakın hissettikleri partinin taraftarlarının büyük oranda vatansever, ülke yararına çalışan, onurlu, açık fikirli, zeki ve cömert olduklarını düşünüyor. Uzak hissedilen partinin taraftarlarına yönelik bakış açısı ise şöyle: Onlar büyük oranda kibirli, bağnaz, zalim ve bencil. Ayrıca bu kişilerin ikiyüzlü olduğu ve Türkiye için tehdit oluşturduğunu düşünüyorlar. Hemen hemen her konuda bir partizan ayrışma ve diğerini ötekileştirme var.
Sayfa 131·Kitabı okudu
Türk toplumunun geçirmekte olduğu hızlı değişim sonucu ortaya çıkan kimlik bunalımına karşı yakın geçmişte en sık başvurulan çözüm yolu “kimlik geçişmesi” olmuştur. Bu olgu, spesifik olarak, politize olma biçiminde ortaya çıkmış ve kişisel varsayımlar sistemlerini geliştirmekte güçlük çeken kişiler politik öğretilerde kimlik bulmaya çalışmışlardır. Bu, kimliği gelişmiş bir insanın politik bir inancı benimsemesi ve savunmasından farklı bir olgudur.
Sayfa 26 - Metis Yayınları, 14. Basım, Aralık 2016·Kitabı okudu
Reklam
Behice Boran
Yolda, meclisteki maskaralıkları anlattı. Gerçekten çok gülünç, hazin olduğu kadar. Bizimkiler en ciddi sorunlar üstüne konuşurken, bağımsızlıktan söz ederken, adamlar gülüyorlarmış, laf atıyorlarmış. Başbakan olacak herif kafasını arkalara devirip, oturduğu yerden söze karışıyormuş arada sırada. Tabii bunlar son derece ağırbaşlı hareketleri. Bir de saldırmaları var ayıların. Ne iğrenç komedidir bu. Başkanlık divanının iptali için Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararı okumamışlar hala. Oysa okumaları gerekmiş. Yargı organlarının kararlarına uyulması gerektiğini söyleyen Anayasa Mahkemesi'ni hiç takmıyorlar. Yapacak hiçbir şey yok. Dönüp dönüp "çoğunluğumuz var bizim, her şeyi yaparız" diyorlar. Ağırlığı ve ciddiyeti olmayan bir iktidar.
Sayfa 526 - AYRINTI YAYINLARI·Kitabı okudu
Mektubumdaki "hareketin bu devrede ne olacağını, iyimser olmayan tahminlerle doğudaki halk ve aydın kesimi belirleyecek bence" tespitime gelince. Kürt halkı diye açık açık yazmayışımın o dönemdeki jargonla ilgisi var elbette ama, sözlü konuşmalarda ve milliyetler meselesini konuşurken açık açık belirttiğim halde, alışkanlıklardan henüz kurtulamadığım da açık. Eskilerin "Şark Meselesi" dediği, bizlerin Türkçeleştirip, "Doğu Meselesi" dediğimiz, elbetteki ezilen milliyetler ve özellikle Kürt meselesiydi; ve de tespitimdeki "doğudaki halk da'' Kürt Halkıydı. Gerçekten de '67 yılının Eylül'ünden beri Diyarbakır, Silvan, Siverek, Batman,Tunceli ve Ağrı'da "Doğu Mitingleri" düzenlenmiş, halkın ilgisi umulanın da ötesinde olmuştu. Elbetteki bu potansiyel belirleyici faktörlerden olacaktı, açıkça kanımı güçlendiren bu mitinglerin havasıydı. Bu potansiyel herkesi etkilemiş hatta Ankara'da da Kasım '67'de bir miting düzenlenmişti. Mitinglerde Kürt kimliğine göndermeler yapılması gericiliğin hiç hoşuna gitmediği için Erzurum'da gerici bir tepki olarak ''Anadolu Şahlanış" mitingleri düzenlenmişti.
Sayfa 471 - AYRINTI YAYINLARI·Kitabı okudu