p

Psikoloji-İnsan ve Toplum

61 üye · 7 yeni gönderi
Takip
Psikoloji ve toplum üzerine paylaşımlar.
Şu ana kadar asli bütünlüğünüzü, doğuştan gelen sevgi
Dolu ve bölünmemiş doğamızı parçalayarak üç ayrı varlığa ayırmayı başardık: 1. 'Kayıp benliğiniz' yani toplumun talepleri nedeniyle bastırmak zo­runda kaldığınız varlığınızın parçaları. 2. 'Sahte benliğiniz' yani bu bastırmanın ve yetersiz bakımın yarattığı boşluğu doldurmak için ördüğünüz dış cephe. 3. 'Reddedilmiş benliğiniz' yani sahte benliğinizin kınamayla karşılandığı için reddedilen olumsuz kısımları. Bu karmaşık kolajın düzenli olarak farkında olduğunuz tek parçası, hakiki varlığınızın hala sağlam olan kısımları ve sahte benliğinizin belirli yönleriydi. Bu unsurlar hep beraber, kendinizi başkalarına tanımlama şekliniz olan 'kişiliğinizi' oluşturdu.
Sayfa 112 - Kolektif·Kitabı okuyor
Annenin çok sevdiği evladına hasedi:
Bir anne için akla gelebilecek daha zor bir duygu yoktur. Doğal olarak kızlarımızın her şeyin en iyi­ sine, bizden esirgenmiş olan her şeye sahip olmalarını isteriz ve bunun için duraksamadan kendimizi feda ederiz. Peki o zaman kızlarımız 'yeni kadın'dan bahsettiklerinde hissettiğimiz öfkeyi nasıl açıklayabiliriz? Ya üç çocuk sahibi olmak, dünyayı gezip dolaşmak, ressam olmak, üstüne üstlük bir de borsada servet kazanmak gibi geleceğe dair gevezeliklerini işittiğimizde içimizde yükselen nefrete ne demeli? Acı bir kahkahayı, bilmişçe bir iç çekişi, biz bunları daha önce de duyduk diyen bir kafa sallamayı basarmak zorunda kalır mıyız peki? Bir annenin hasedi.
Sayfa 115 - Kolektif·Kitabı okuyor
Reklam
Pek çok kadın evde kaldığı, evliliğe ve anneliğe kendini
Feda etmeye yönelik gittikçe anlamsızlaşan mücadelesine devam ettiği sürece, yaşadığı çöküşleri ve buhranları gizli tutmayı başarır. Bununla birlikte, bir kadın, zamanımızın mevcut sosyal fırsatlarından yararlanmak için dışarı adım attığı anda altta yatan kriz ortaya çıkar, görünür hale gelir. Böylece bir kadın, hangi yaşta olursa olsun, kendinden vazgeçip çocukları vasıtasıyla yaşayamadığı zaman modern bir anne, gizli de olsa ciddi bir kriz yaşayan bir kadın haline gelir. Ama aynı kadın, hangi yaşta olursa olsun, kendi gelişiminin peşine düştüğü anda yeme bozukluğu olan bir kız çocuğuna dönüşür ve durup annesinin hayatı üzerine düşünmek zorunda kalır.
Sayfa 117 - Kolektif·Kitabı okuyor
Ebeveynler çocukların ilk öğretmenleridir.
T. S. Eliot "Ev insanın başladığı yerdir," demişti. Aile ise bireysel­liğimizi ve kaderimizi canlandırdığımız tiyatrodur. O bizim duygusal ağırlık merkezimiz, etrafımızdaki kişiliklerin belirli etkileri altında kimlik edinmeye ve karakter geliştirmeye başladığımız yerdir. Gölge sadece görmezden gelindiğinde veya yanlış anlaşıldığında düşman haline gelir. Gölge oluşumu kaçınılmaz ve evrenseldir. O bizi olduğumuz kişi yapar ve gölge çalışmasına yönlendirir ki bu da bizi olabileceğimiz kişi haline getirir.
Sayfa 105 - Kolektif·Kitabı okuyor
Hayatının erken dönemlerinde bir çocuğun anne ve/veya
Babaya ya da anne veya babanın yerini tutacak uygun bir kişiye sevgiyle bağlanması gerekir. Bu şekilde ahlaki bir yaşam için gerekli temel atılır çünkü son tahlilde ahlaki yaşam, kişinin insanlarla ilişki kurabilmesine ve insani hislere sahip olma kapasitesine bağlıdır. Bazı çocuklarda bu bağ hiçbir zaman gerçekleşmez. O vakit Gölgenin en karanlık tarafına karşı gerekli duygusal savunmalar mevcut olmayabilir ya da zayıftır. Bu, suçlu veya sosyopatik kişiliklerin gelişimine, diğer bir deyişle, egonun Gölge ile özdeşleşmesine yol açabilir.
Sayfa 121 - Kolektif·Kitabı okuyor
C.G.JUNG; Sevginin hüküm sürdüğü yerde güç istenci
Yoktur ve gücün hakim olduğu yerde sevgi eksiktir. Biri diğerinin gölgesidir. JOHN A. SANFORD ; Gölge kişiliğimiz genellikle başkaları için aşikar bizim içinse muammadır. İçi­mizdeki eril veya dişil bileşenlere ilişkin cehaletimiz ise çok daha büyüktür. Bu nedenle Jung gölgenin entegrasyonunu bütünleşmenin 'çıraklık aşaması: anlına ve animusun entegrasyonunu ise 'başyapıt' olarak adlandırmıştır. VACLAV HAVEL; [Nefretin] sevgiyle, daha çok da sevginin kendisini aşan yönüyle, başkalarıyla ilgili saplantılarla, onlara bağımlı oluşumuzla, ve aslında kendi kimliğimizin bir parçasını onlara devretmemizle pek çok ortak yanı vardır. Nefret eden nefretinin nesnesini arzular.
Sayfa 125 - Kolektif·Kitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.