Profil
Eğer insan kendisinden nefret ettiği için artık sevemiyorsa, ama aynı zamanda da kendilik nefreti kendilik değerini bastırdığı için bu durumla yüzleşecek halde değilse, o zaman kendisiyle ancak yanılsama düzeyinde ilişki kurabilir.
Sayfa 67 - Çitlembik
asla katılmadığım saçmalıklardan biri bu:
Oysa bir şeyi istemek ve onu beklemek, onu elde etmekten çok daha haz verici.
Sayfa 202
Reklam
Bir kişi kültürel gelenek ve göreneklerine göre yaşamayı kendi özgür iradesiyle, bilinçli olarak seçmişse kültür robotu değildir.
Sayfa 95
Ne kadar okursan oku, bilgine yakışır şekilde davranmiyorsan, cahilsin demektir. ~Şirazlı Sadi~
Sayfa 87
Psikolojide gölge diye bir kavram vardır. Gölge, her insanın alt bilinçdışında, uyanmamış birer potansiyel olarak var olan, çok yoğun olumsuz yönleridir. Mesela öfkelenen birine "içindeki canavar uyandı." veya olmadık işler yapana " cinler tepesine çıktı." , " şeytana uydu." tabirlerini kullanırız.
Reklam
Savaşma kararını, başkalarının öldürülmesi kararını, bel­ki de homo sapiens türünün ve bizimle birlikte daha pek çok türün yok olmasına yol açacak bu kararı veren "liderler"in akıl sağlığını sorgulamaksa, hiçbir zaman psikiyatristin göre­vi sayılmaz ve sayılmamıştır bugüne dek.
Hiç terapist yok etrafınızda; fakat çok dertlisiniz, sıkıntı içindesiniz. Bir defter, bir kağıt, bir kalem alın, yazın dertlerinizi. Yazdığınız zaman yüzde elli oranında iyileşirsiniz. Derdinizi her gün yazarsanız her gün yüzde elli iyileşirsiniz.
Önce beni farklı bir dünyanın varlığına inandırdı sonra o dünyada yerim olmadığına ❤️‍🩹
insanların inanç ve davranışlarını anlamak için gelenek, mitoloji ve dinden uzak durulmalıdır. Sadece o zaman, hiçbir önyargı oluşmadan, insanı incelemek mümkün olabilir.
Reklam
Düşünceni değiştir, duygun değişsin.!!!
Duygusal tepkileriniz okuduğunuz cümlelerle değil, düşüncelerinizle şekilleniyor. Aklınızdan bir şey geçirip ona inandığınızda, içinizde ani bir duygusal tepki hissedeceksiniz. Düşünceniz duygunuzu yaratıyor.
Sayfa 34
Duyduklarım doğru mu Dosto?
Artık, hiçbir şey derinlemesine duyumsan­mıyor. Derinliğe vakit yok. Tüm deneyimler, uçarcasına ya­şanmalıdır. Deneyimler artık taşınır mallar gibidir; alınır, atılır, canımız çektiğinde kullanılırlar. Yirminci yüzyıl de­neyimi, mağazadan bir şey satın almak gibidir. Dostoyevs­ki'nin, bir kız çocuğuyla giriştiği cinsel ilişki yüzünden de­rin bir suçluluk duygusuyla acı çektiği söylenir. Vicdan aza­bıyla kıvranıyordu Dostoyevski. Oysa bugün seyahat acen­teleri seks turları düzenliyor. Manila veya Bangkok'a uçarak çocuk fahişelerle istediğiniz kadar cinsel ilişki kurup huzur içinde evlerinize dönebiliyorsunuz. Tüketilen deneyim ruhu köreltiyor, vicdanı yok ediyor.
Şiddet uygulayanlar genellikle öfkelerini denetlemekte zorluk çeken insanlardır. Bunun ardında çoğunlukla çok güçlü bir eziklik duygusu veya derinlerde kalmış bir yara vardır
Kapı yayınlarıKitabı okuyor
Psikolojinin, askeri psikoloji diye adlandırılan bir da­lı vardır. Bu dalın başlıca görevi, orduları ve askerleri da­ha etkili öldürme araçları haline getirmenin psikolojik ilke ve yöntemlerini araştırmaktır. Bu araştırmacılar, bütün di­ğer bilimadamları gibi yıllık bilimsel toplantılarını yaparlar, onlarla aynı itibarı paylaşır, araştırmaları için gerekli parayı alırlar ve genellikle meslektaşlarından daha çok kazanırlar. Öte yandan hiçbir yerde, hiçbir ülkede, barış psikolojisi diye bir ihtisas dalı ya da araştırma alanı yoktur.
Tedavi için 3 yol var:
"Depresyon, sağlıklı hayatın bir parçası değil, bir rahatsızlıktır. En önemlisi de, duygudurumunuzu yükseltmek için bazı basit yöntemler öğrenerek bunun üstesinden gelmek mümkündür."
Sayfa 31
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.