“İstasyoda Verona’ya giden peronu gördüğüm andan beri aklımın bir köşesi o tabelanın altında kalmıştı. Roma ile Verona arası üç saatti. O şehirle aramda üç saat vardı. Hiç adım atmadığın bir yere benim diyebilir miydin? Ben diyordum. Orası benim, bizimdi. Orası bizim şehrimizdi.”