"Kocasının vurdumduymazlığına,
tuhaf bir biçimde bu duygudan yoksun yaratılmış erkeklerin o büyüleyici rahatlığına gıpta etmiyor değildi doğrusu. Erkekler evlerinin kapısından küstah bir boşvermişlikle çıkıyor, işe giderken yanlarına sadece dosyalarını alıyorlardı. O ise tıpkı ağır kabuğunu sırtında taşıyan bir kaplumbağa gibi suçluluğunun yükünü gittiği her yere sürüklüyordu.
İlk başlarda bu duyguyla savaşmaya, onu dışlamaya, inkâr etmeye çalışmış; ancak başaramamıştı. Ve nihayet hayatında ona bir yer açmak zorunda kalmıştı. Suçluluk duygusu davet etmediği hâlde gittiği her yere peşinden gelen eski bir yoldaş gibiydi. Bir tarlanın ortasına dikilmiş reklam levhası, bir yüzün ortasında çıkmış siğil gibi çirkin ve gereksizdi, ancak vardı. Oradaydı. Kabul etmekten başka çaresi yoktu."
Sarah Cohen - s.33
"Amazon: Yunancadaki mazos (meme) kelimesinden türemiştir. Önündeki a harfi 'yoksun' anlamına gelmektedir. Antik Çağ'da yaşayan bu kadınlar, ok kullanımını kolaylaştırmak amacıyla sağ memelerini kesiyorlardı.
Hem korku hem de saygı duyulan savaşçı bir halk olan Amazon kadınları, üremek için diğer halkların erkekleriyle çiftleşiyor ancak doğan çocukları tek başına büyütüyorlardı. Ev işlerinde erkekleri kullanıyor, katıldıkları savaşların neredeyse tümünden galip çıkıyorlardı..." s.160