s

Savaş ve Barış

1 member
UmutPatlama
DOĞRUYU GÖRDÜKLERİ HALDE DÜŞÜNCELERİNİ DEĞİŞTİRMEYENLER CAHİLLİKLERİYLE MUTLUYMUŞ GİBİ YAŞARLAR Albert Einstein Cesaret kelimesi genel olarak, korkunun zıttı olarak kullanılır. Yani cesur insanın belirli bir konuya dair, korkusu olmadığı düşünülür. Kimi insan aşk ve ilişki konularında cesur görünür, kimisi iş yaşamında, kimisi kavgada ya da risk almada. Peki gerçekten cesaret, bir insanın erken yaşlarından bu yana yapmakta iyi olduğu şeyi sürdürmesi midir? Bizce hayır. Cesaret güçlüğü kapsar ve güçlük karşısında ortaya çıkar. Cesaret; bu güne kadar yapamadığımız şeyleri denemektir. Kendi zincirlerimizi kırmaktır. Denemeye hevesli olmak, başarısız olmaktan korkmamaktır. Konfor alanından çıkmak ve yeniliklere açık olmaktır. Cesur bir davranışın, gerçekten cesur bir davranış olduğunu ancak kişi kendisi bilebilir. Zira sınırlarımız, zihnimizde saklıdır ve sınırların kırılma noktasını kendimiz belirleriz. Şunu da unutmamak gerek; bazen kendimizi yetersiz görebiliyor ve cesur olduğumuza dair inancımızı kaybederek denemekten ve yeni bir adım atmaktan vazgeçebiliyoruz. Bu yüzden öncelikle kendimizi tanımak ve kapasitemizi keşfetmek, yaşayacağımız olaylarda gereken cesareti ortaya koyabilmek için gerekli gibi duruyor.
Kötü bir barış, iyi bir savaştan daha iyidir.
Reklam
“Gölgelerin arasından görünen güneş gibi olun.”
“Son zamanlarda sık sık ağlıyorum. Dünyanın halini düşünüyorum… Neden nefretle doluyuz ki?
Barış Treni
Barış Treni
https://1000kitap.com/yazar/i118660
Çocukların katledilmesine tepki olarak düzenlenen protesto da bir adam kendisini perişan ediyordu. Ne iş ile meşgulsünüz? sorusunu sormuş bulundum. adam; çocuk kıyafeti üreten fabrika sahibiyim dedi. (Boran Deniz)
Bir kıyımdı.
https://1000kitap.com/kitap/kitap--305145
Buyrun gelin...Hep birlikte düşünelim..!!
Ateş topu ve kan gölüne dönen gezegenimiz öncelikle neye muhtaç? Özgürlük mü? Adalet mi? Barış mı? Hukuk mu? Ahlak mı? Siyasi istikrar mı? Teknolojik gelişmişlik mi? İnsan Hakları mı? Manevi değerlere sahip çıkmak mı?... Hepsi teker teker önemlidir elbet ama daha önemlisi insanlık olarak iyiliği emredecek her türlü kötülükten sakındırmaya çağıracak bir sese muhtacız. Bu vicdani, ahlaki, insani sorumluluğu alacak bu uğurda risk almaktan çekinmeyecek insanlığın kurtuluşu için kendini feda edebilecek gönüllere muhtacız. Kabul edelim geleceğimiz bulanık.. Görmediğimiz zorluğun kalmadığı bu çağın yarınları karanlık.. Bunca acıya zulme seyirci kalmak hangi kelimeyle ifade edilir? Katılaşan kalpler, kuruyan vicdanlar yaşanan acılara ne kadar da yabancı.. Bu zulme karşı ortak bir direniş ruhu şarttır, farzdır. Küresel trajedinin pasif izleyicileri olmaya ikna edilmişiz ama bize düşen Ulvi amaçlara kendini adamaktır. Evet adanmışlık.. Kendini önceleyen ve sadece kendi için yaşayanların kimseye verecek bir şey yoktur. Başkasının yardımına koşan bunun için yaşama erdemi kuşananlar ile yürür bu dava. Aşırılıklarımıza, asabiyetlerimize, alışkanlıklarımıza sarf ettiğimiz enerjiyi adanmışlıklarımıza kanalize edersek ancak önümüzdeki engeller ortadan kalkar.
Reklam
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.