Melike
Yeni bir şehirde, yeni bir hayat kurabilmenin mümkün olabileceğini taşınınca anladılar.
Sayfa 20 - Şans, Talih, Kader, KısmetKitabı okudu
Reklam
ismiylemüsemma
Büyük sufi İsmail Hakkı Bursevi hazretleri, bazı şehirlerin esma-i hüsnadan bazı isimlerin mazharı olduğunu söyler. Mesela Kudüs, el-Kuddûs isminin, Bağdat ez-Zâhir isminin, Mısır (Kahire) el-Bâtın isminin, Konya el-Kadîr isminin, İstanbul el-Câmî isminin mazharıdır.
Sayfa 99 - Ketebe
Meydan, bireyin hem kalabalıklar arasında kaybolarak anonimleşmesi hem de bir benlik olarak yalnızlığı ve özgürlüğü hissetmesi için bir rehavettir.
Sayfa 67 - *şehir ve meydan
Şehirlerde fiziki ve sosyal örgütlenme
"Mevcut yapı ve politikaların kendisi bizatihi dayatmacı ve merkezi. En merkezden, herkesin nasıl davranması gerektiğini belirliyorsunuz ve halkı da bunun içine hiç dahil etmiyorsunuz. Sonra da diyorsunuz ki, halk sorumlu hissetmiyor."
Reklam
Arka sokaklar beni nedense çeker. Şehrin içorganları... Turistik illüzyondan kurtulmak için görmemiz gereken harap muhitler...
Sayfa 154 - AlfaKitabı okudu
Binlerce eğribüğrü sokakları, basık evleri, mektep ve kervansaraylarıyla "dünyanın gelini" dedikleri kenttir bu. Dünyanın en büyük kenti bilinen ve odamın gerisinde nefes alan, yaşayan kent. Köşemde gözlerimi yumdum mu onun o karışık gölgelerini hayal ederim. Kentin köşklerinden, mescitlerinden, bahçelerinden beni etkileyen, gözümün önünde canlanan tek şeydir bu gölgeler. Duvarda bir de aynam vardır, ki bakar yüzümü seyrederim. Münzevi hayatımda bu ayna, benimle hiçbir ilişkisi olmayan ayaktakımlarının dünyasından daha önemlidir.
V.S. Naipaul- “Kalküta”
Şimdi düşünüyorum da herhalde şehirler bu durumda ölüyorlardı. Şehirler bir patlamayla ölmüyorlardı, yalnızca terk edildikleri zaman ölmüyorlardı. Herhalde herkes dertli olduğu zaman, insanların ulaşımın zorluklarına katlanamadıkları için işlerini bıraktıkları zaman, hiç kimse temiz su içemediği ya da temiz hava soluyamadığı zaman ve hiç kimse yürüyüşe çıkamadığı zaman ölüyordu şehirler. Herhalde sakinlerine sunabilecekleri hiçbir güzellik kalmadığı zaman, görsel canlılıklarını yitirdikleri ve sakinlerine tattırdıkları insanlık duygusunu artık tattıramadıkları zaman, sadece birçok insanın yaşadığı yerler haline geldikleri zaman ve sakinleri acı içinde yaşadığı zaman ölüyordu şehirler.
Sayfa 142 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ankara
Bilmek istersen seni Can içre ara canı Geç canından bul anı Sen seni bil sen seni! ~Hacı Bayram-ı Veli
Sayfa 18
"Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi."
352 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.
Resim