Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Siyaset-Politika-Tarih

Profil
Basın öyle güçlü bir imaj üretiyor ki zalimi mağdur, mağduru da zalim gösterebiliyor. Eğer dikkat etmezseniz gazeteler, mazlumlardan nefret etmenize ve zalimleri sevmenize sebep olur.
Sayfa 111 - Pınar yayınlarıKitabı okudu
Birisine devlet ilmini öğrettiğinizde, o devlette eşit bir konum veya bölge ister yahut kendisi başlı başına bir devlet ister. Efendisiyle eşit olmayı talep eder. Sizin kadar eğitimli olan kimse size hizmet etmez.
Sayfa 35 - Pınar yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Malcolm X ‘ ten Son Söz
Afrika'yı anavatanım olarak görüyorum. Öncelikli olarak, Afrika'yı hâkimiyet altına alan ve sömüren siyasi ve ekonomik hegemonyanın ortadan kalkmasıyla ilgileniyorum. Stratejik konumundan ötürü Afrika bugün gerçek bir krizle karşı karşıya... Sömürgeci vampirlerin oraları savaşmadan bırakmaya niyetleri yok. En büyük silahları da hâlâ
Sayfa 247 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
“Özgürlük, Üzerinde yazıp çizerek değil Uğrunda mücadele ederek elde edilir.”
“Demokrat da değilim Cumhuriyetçi de… Kendimi Amerikalı olarak da görmüyorum. Bizler birer Amerikalı olsaydık şayet, Ortada bir mesele kalmayacaktı.”
Kendisine Yapılan Bombalı Suikastten Sonra Yaptığı Konuşma
Bu gece, umarım bu kadar gayri resmi konuşmamı mazur görürsünüz, fakat samimiyetle inanıyorum ki resmi olmamak her zaman için iyidir. Kendi açımdan ben insanlarla bu şekilde daha iyi konuşuyorum. İnsanlar resmiyet olmayınca daha rahat davranıyorlar. Rahat olduklarında da zihinleri daha açık oluyor ve meseleleri daha tarafsız olarak tartabiliyorlar. Siz ve ben meseleleri ele alırken tarafsız olmak durumundayız, sakin, soğukkanlı ve ağırbaşlı. Bu, her zaman böyle olacağız anlamına gelmez. Soğukkanlı olmanın da kızgın olmanın da bir zamanı var. Her şeyin bir vakti var. Süleyman'ın dediği gibi; sevmenin de kızmanın da bir vakti var. Kitapta böyle yazar. Fakat kitaptan işinize geleni alıyorsunuz, dövüşmek istemediğiniz zaman “İsa dövüşmeyin dedi" diyorsunuz. İsa'nın böyle bir şey söylediğine de inanmıyorum. Olayları kendi açısından gören, kendi açısından değerlendiren ve düşünen bu kadar çok insanı görmekten de ziyadesiyle memnunum. Böyle yaptığınızda kendi adınıza en isabetli yargılamayı da yapmış olursunuz. Fakat başkalarının birisi ya da bir şey hakkında ne dediğini veya ne yazdığını dikkate alma alışkanlığınız varsa başkalarının sizi yönlendirmesine ve suiistimal etmesine izin verirsiniz. Batı yarıküredeki Afro-Amerikalılar ya da siyahlar olarak bizler meseleleri kendi açımızdan değerlendirmeyi öğrenmeliyiz. Birileri ne diyorsa desin, siz kendiniz araştırın.
Sayfa 214 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Ya mermi olacak Ya da Oy pusulası. Ya Özgürlük gelecek Ya Ölüm.”
Emperyalizm veya kolonyalizm olarak adlandırılan Batı'nın kölelik sistemleri Britanya'ya, Fransa'ya, Amerika'ya has bir şey değil. Bilakis, buradaki çıkarlarla, Fransa'nın ve Britanya'nın çıkarları çatışma halinde. Bu devasa bir blok, büyük bir ittifak; Amerikan güç sistemi veya Fransız güç sistemi değil, uluslararası
Sayfa 212 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Çin Bir Zamanlar Fakir ve Mazlum Bir Ülkeydi; KÜSTAH ve ŞIMARIK ÇİN
Malcolm X: 1964 yılında Çin, bilimde bir çığır açan bombayı patlattı. Çinli insanlar adına, bilimsel yetenekleri adına ziyadesiyle mutlu oldum, zira buralarda Çin'in oldukça geri kalmış bir ülke olduğu söylenip duruyordu, böylesine fakir ve herkesten geri kalmış bir ülkenin atom bombası geliştirmesine sevindim. Buna gerçekten şaşırdım. Fakirlerin de tıpkı zenginler gibi bunu geliştirebileceğini fark ettim. Bu küçük ilerlemelerin hepsi, dünyanın mazlum halkları tarafından 1964 yılında kaydedildi. Bunlar somut kazanımlardı ve bu ilerlemeleri kaydetmelerini sağlayan şey 'güç' kelimesinin sihrini keşfetmeleriydi, güce karşı güç. Özgürlük savunucusu adına kullanılan güç, tiranlık ve zulüm adına kullanılan güçten üstündür, zira gerçek güç eylem üreten kanaatten gelir. Aynı zamanda zulme karşı başkaldırı üretir. Zulmü sona erdirmenizin tek yolu budur, GÜÇ. Güç, kendisinden daha büyük bir güçten başka hiçbir şeyin karşısında geri adım atmaz. Güç, gülümsemeyle, tehditle yahut şiddet karşıtı hoşgörülü eylemlerle geriye çekilmez. Gücün güçten başka bir şey karşısında geri adım atması doğanın kanunu değildir. Güneydoğu Asya'daki, Kongo'daki, Küba'daki ve dünyanın diğer bölgelerindeki insanların farkına vardıkları şey buydu. Güç güçten anlar ve bunu idrak edebilen herkes ilerleme kaydeder.
Sayfa 176 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Irkçılık ve İslam
Bugünlerde bir meseleyle ilgilenmeden önce kendimi, bulunduğum mevziyi açıklamak mecburiyetinde hissediyorum. Ben, hiçbir şekilde ırkçı değilim. Irkçılığın hiçbir şekline inanmıyorum. Ayrımcılığın ve ırk ayrımcılığının hiçbir şekline inanmıyorum. Ben İslâm'a inanıyorum. Ben bir Müslümanım. Müslüman olmanın hiçbir mahzuru yok, İslâm dininin hiçbir mahzuru yok. İslâm bizlere ilah olarak Allah'a inanmamız gerektiğini öğretiyor. Hıristiyan olanlarınızla muhtemelen aynı Tanrı'ya inanıyoruz, evreni yaratana. Tek fark, siz ona Tanrı diyorsunuz, biz ise Allah diyoruz. Yahudiler de Yehova diyor. İbranice biliyor olsaydınız belki siz de Yehova diyecektiniz. Arapça bilseydiniz, yine muhtemelen Allah diyecektiniz. Fakat dostunuz, yani beyaz adam kölelik döneminde dilinizi elinizden aldığı için sadece onun dilini biliyorsunuz. Dostunuzun dilini. Boğazınıza bir ip doladığında, siz de Tanrı diyorsunuz, o da Tanrı diyor. Sonra da dönüp benimki neden hiç cevap vermiyor diye merak edip duruyorsunuz. Bu kâinatı yaratan Cenabı Hakk'ın bir olduğuna inanıyorum. İslâm, bir olan Allah'ın tek bir dini olduğunu buyuruyor, o dine de İslâm deniyor, tüm peygamberlerin, İbrahim'in, Musa'nın, İsa'nın, Mu- hammed (s.)'in dini. Bir olan Allah'a, tek dine ve tüm peygambere inanmak bir birliktelik meydana getiriyor. Tartışmaya gerek kalmıyor.
Sayfa 215 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
179 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.