Müjgan Ahmedzade
"Geri kalmış" insan teknolojik nesnenin gücünü fetişleştirirken, teknolojiyi üreten "uygar insan" mitolojik nesnenin köken ve otantikliğini fetişleştirmektedir.
Reklam
Saldırganlığın ödüllendirildiği kavgadan kaçmanın ise oldukça aşağılayıcı bir sıfat olarak kullanılan karılıkla özdeşleştirildiği bir dünyada, erkeklerin önemli bir kısmı dişi dili racona ters bulsalar ve kendilerine yakıştırmasalar da ihtiyaçları olan aslında tam da bu dildir.
Bir bakıma her eski nesne, yalnızca "zamana direndiği ve böylelikle önceki yüzyıllara ait bir yaşamın göstergesine dönüşebildiği ölçüde" güzel olarak kabul edilmektedir.
Nesne tutkusu insanı tamamıyla kıskanç bir varlığa dönüştürmektedir. Belli bir nesneye sahip olan kişi bu nesnenin diğer insanların gözünde neler ifade ettiğini ve onları nelerden yoksun bıraktığını düşündükçe zevkten dört köşe olmaktadır.
Kusursuz düzeyine ulaşan bir biçim insanı kendi gücünü hayranlıkla seyretmeye mahkûm eder gibidir.
Reklam
Bir odada ne kadar çok ayna varsa yalnızlık duygusu da o kadar yoğundur.
Kimseyi incitmeyin ,her kalp yeterince kırıklarla dolu zaten .
Kültürün etkisinden habersiz yaşayan kişiler, çok ciddi sonuçlar doğuran kimi davranışlarda bile "Doğru mu yapıyorum yoksa yanlış mı yapıyorum?" türü bir sorgulamaya girmezler. Nasıl olsa herkes öyle yapıyordur. Herkes öyle yaptığı için de o davranış zaten doğrudur. Bu kültürel koşullanmışlık bazen kültürel bir körlüğe dönüşebilmektedir.
Savaş çıktığında, bir sigorta pazarlamacısı roket atıcısına, bir tezgahtar radarcıya dönüşür; bir kadın dul ve bir çocuk da yetim kalır. Dolayısıyla, her ikisi birlikte ele alınmadan ne bir bireyin yaşamı anlaşılabilir ne de bir toplumun tarihi.
Reklam
Modern insan bir anlamda mesajların mutlaka dolanması gibi bir saplantısı olan, zihinsel özürlü bir hastalık hastası, sibernetik tutkunu bir varlık olarak nitelendirilebilir.
Tarihin tek değişmezi, her şeyin değiştiğidir.
Sayfa 89 - Kolektif Yayınları | 17.Baskı 2019Kitabı okuyor
Kimi nesneler şimdiki zamanı, kimileri ise geçmişi anlamamıza yardımcı olurlar.
Şu ya da bu rengi seçmenizin nedeni duvarınızın büyük ya da küçük veya birçok kapıyla bölünmüş ve mobilyalarınızın eski ya da yeni, Avrupai ya da egzotik özlere sahip olması veya bambaşka belirgin nedenlerdir...
Kara talih ve kötü yazgı, insanın hayattaki en gü­venilir yoldaşlarıdır," der Deh Koh köylüleri. Bazen kötü şey­ler kötü insanların başına gelir ki olması gereken de budur: Tanrının gazabı, ilahi adalet. Ne var ki bundan daha sık rast­lanan, kötü hatta berbat şeylerin iyi insanların başına gelme­sidir. Bunlar, adına hayat dediğimiz, Tanrının akıl sır ermez hikmetine göre adaletli olup olmadığı tartışılmaz şeylerdir; yalnızca kişisel bir garezi olan bir komşu ya da birinin ya da akrabalarının gizli günahlarının (zira günahlar da mal mülk gibi miras kalır kişiye) asla bilinemeyeceğini iddia eden tuhaf insanlar tarafından ceza olarak görülür.
Resim