Halk bir denizdir, derin yeri de vardır, sığ yeri de...
Kitabı beğenmemek ne mümkün. Kısacık sade ama anlatılanlar, yaşananlar o kadar yoğun ki 
Cengiz Aytmatov'a yeniden yeniden hayran oluyorsun. Verdiği mesajlar bir ok gibi kalbinize saklanıyor.
Toprak Ana
Börü - Ç. YILMAZ /Senin annen bir melek değil, kahramandı!
"Bir olalım, diri olalım, iri olalım," der 
Hacı Bektaş Veli
Yaşar Kemal İnce Memed'in birçok yerinde "Bire kadar kırmak," deyişini kullanır. Tarih de her fırsatta birlik olamayanların sonunu en açık biçimde göstermiştir.
Uyguriler
Bir türlü birleşemeyen, bir araya gelemedikleri için sürekli kırılan, zalim hükümdarlar tarafından
Bu kitap beni sarstı!
John Steinbeck... Son paragrafı yüzlerce kez okudum, kalbim paramparça...Yoksulluk, açlık, işsizlik, ekonomik kriz, ayrılık, sefalet, dram ve acı çok acı...
John Steinbeck'in okuduğum üçüncü kitabı oldu Gazap üzümleri. Amerikan edebiyatının başyapıtlarından biri. Bu yapıtında büyük bir toplumsal krizi ele alıyor Steinbeck. Bu toplumsal kriz bankaların topraklara el koymasıyla başlıyor. Göç, sefalet ve açlıkla devam ediyor.
Amerika'daki büyük buhran zamanlarında yaşanıyor olaylar. Ve olayların baş kahramanı Joad ailesi. Joad ailesinin yaşadıkları tüm duyguları bu yolculuk boyunca sizde yaşıyorsunuz. Kitap sizi içine çekiyor resmen. Yaşadıkları toprakları terk edip, varını yoğuna satıp, Kaliforniya'ya çalışmaya giden Joad'ların hikâyesi ve mücadelesi.
Kitapta toplumsal sınıflar çok keskin ve bu sınıflar arasında uçurumlar var. Kapitalizmin en güzel örneklerinden biri. Kitabın arkasında "kaygı dolu günleri sessiz bir başkaldırıyla aşmaya çalışan insanların romanı" diye bahsediyor kitaptan. Aslında her şeyi özetliyor...
Casy en sevdiğim karater oldu bu kitapta. Ondan alıntıladığım bir sözle incelememi bitirmek istiyorum.
Casy gülümsedi. " İnsan, alıştığı gürültüyü bile arar."
Ve John Steinbeck... Sen eşsiz bir yazarsın.
Keyifli okumalar.
John Steinbeck 
Gazap Üzümleri
Eski okumalarıma devam
Yine eski okumalardan birisini çıkardı karşıma 1000kitap. 
Demet Altınyeleklioğlu kitaplarının hepsini severek okudum. Sayfa sayısının fazlalığı başta gözünü korkutuyor okuyucunun ama hikâyeler alıp götürüyor insanı nasıl bitmiş anlamıyorsun. Ilk okuduklarım Osmanlı tarihinden kadın hikâyeleriydi. Bu kitap Çanakkale savaşında cephede geçiyor. 
Ah Bre Sevda Ah Bre Vatan da Selanik ile nüfus mübadelesi, en çok onu ve 
Cariyenin Kızı Mihrimah kitaplarını sevmiştim.
