İnternet'in tarihsel belleği daraltma eğilimi de vardır. Bu gerçek şöyle açıklanmıştır: "İnsanlar bulabileceklerini düşündükleri şeyleri unuturlar ve bulamayacaklarını düşündüklerini hatırlarlar." İnternet bu kadar çok şeyi erişilebilir alana taşıyarak, onları hatırlama dürtüsünü zayıflatmaktadır.
Jobs'ın Macintosh'u çantadan çıkardığı gün, bir Popular Science muhabiri ona nasıl bir pazar araştırması yaptığını sordu. Jobs onu tersledi: "Alexander Graham Bell telefonu icat etmeden önce pazar araştırması mı yapmıştı?"
Yapay zeka artık bir çok alanda karşımıza çıkıyor. Bilgiyi toplayarak analiz eden, değerlendiren ve makine öğrenmesiyle sürekli gelişen yapay zekaya sahip sistemler çok fazla veriyle çalışıyor. Verileri işlemek, depolamak ve sıkıştırmak smacıyla da on binlerce çip bulunan dev veri merkezleri kullanılıyor. Bu oldukça büyük bir karbon ayak izine sahip bir süreç. Yapay zeka endüstrisinin bu hızla büyümesi 2030 yılına kadar dünyadaki elektriğin nerdeyse % 3.5’ini kullanabileceği düşünülüyor.
Ağdaki tüm kullanıcıların sahip olduğu Blokzincir verisinin birbiriyle aynı olması ise şu şekilde sağlanmaktadır: Ağdaki kullanıcıların önüne farklı iki tane zincir gelirse (bu durum sıklıkla olabilir), bilgisayar hangi zincir daha uzun ise onu kabul edip kullanacaktır. Dolayısıyla yukarıda bahsettiğimiz kötü niyetli kişinin geçmiş bir blokta yaptığı değişiklik devamındaki blokları geçersiz kılacağından zincirin boyu kısalmış olacaktır. Bu da değiştirilmiş zincirin sistemde kabul görmemesine, reddedilmesine sebep olacaktır.
Çipli e-pasaportları hepimiz biliyoruz ancak 2023'te Finlandiya bir adım daha attı ve tam dijital pasaportu kullanmaya başladı. Finlandiya vatandaşları tıpkı normal pasaportlardaki gibi yetkililere başvurup dijital pasaportlarını alıyor ve akıllı telefonlarına yükledikleri e-pasaport uygulamasıyla pasaport taşımak zorunda olmadan uluslararası yolculuk yapabiliyorlar. Elbette diğer ülkelerin de bu sistemi desteklemesi gerekiyor. Şu anda Finlandiya-İngiltere arası uçuşlarda geçerli olan bu sistemin giderek yaygınlaşması bekleniyor.
Kemik iletimi teknolojisinin asıl mucidi bu on sekizinci yüzyıl bestecisiydi. Kulakları sağır olduktan sonra piyanosuna bağladığı metal çubuğu, çalarken ısırarak çene kemiğindeki titreşimler sayesinde mükemmel biçimde duymayi başarmıştı.
Dijital dünya, internet ve yapay zeka; amaçlarından saptırılmaya ve kendileri denetlenemeyen fakat denetleyebilen güçlerin hizmetine girmeye teşne araçlardır. (Diğer taraftan) sahip olduğumuz her teknik, maneviyatımızdan doğan sosyal, siyasi ve etik meselelere bizi yabancılaştırabilir.
1957 senesinde ikinci vaka cereyan etti. İstanbul'da Dünya Yol Kongresi yapıldı. Bu yol kongresine bütün ülkelerin yol uzmanları geldi. Karayollarının o günkü bölge müdürü arkadaşımız bir akşam Yugoslav heyetini misafir etmişti. Ertesi akşam da bendenize Yugoslav heyetin neler söylediğini şöyle aktardı:
"Biz Yugoslavlar yol nasıl yapılır bunu sizden öğrenmek için Türkiye'ye geldik. Çünkü biz de sizin gibi 1947'de dış yardım aldık. Siz bu dış yardımlarla dışarıdan makineler getirdiniz ve bu 10 sene içinde memleketinizde birçok yol yaptınız. Yol yapma tekniği açısından bizden ileridesiniz. Biz ise aldığımız dış yardımlarla yol makinesi almak yerine, o yol makinelerini yapacak fabrikayı kurduk. Şimdi kendi makinelerimizi kendimiz üretiyoruz. Şimdi sıra yol nasıl yapılır bunu öğrenmeye geldi. Bunu da öğrenince kendi makinelerimizle kendi yollarımızı yapacağız."