Görüyorum: Yüzündeki kara, büzüşmüş kırışıklıklar üzerinde eğri büğrü, telaşlı karaltılar ve bana çabucak bir bakış. Kimse, kimse yok burada! Evet evet! Girmek lüzumsuz.
Kadim Konak'ın girişinde kimse yoktu. Çevresini dolandım ve kapıcı ihtiyar kadını Yeşil Duvar'ın yanında gördüm: Elini alnına götürerek siperlik yapmış yukarıya bakıyordu.
Evet, yine sıfıra döndük, doğru. Ama benim matematik düşünen aklım
için apaçık: Bu bütünüyle başka bir sıfır, yepyeni. Sıfırdan sağa doğru yola çıktık, sıfıra soldan vardık; dolayısıyla, artı sıfır yerine eksi sıfırdayız. Anlıyor musunuz şimdi?