Dua ve icâbetin gerçekleşip gerçekleşmeyişi, kulun ilâhî kat ile ilişkisinin doğruluğunun veya yanlışlığının alâmetidir. Çünkü Hakkın kulunun duasına icâbeti, kulun Rabbinin emirlerine icâbet etmesinin karşılığında gerçekleşir. Dolayısıyla, kul bütün emirlerinde Rabbine icâbet ederse, hiç kuşkusuz ki Hak da kendisinden dilediği veya olmasını arzu ettiği her şeyde kuluna icâbet eder.
"Çok tuhaftır, fakat insanın üzülme yeteneğinin bir sınırı vardır. İnsanın üzülme yeteneğinin sınırı aşıldı mıydı, ne eklenirse eklensin artık koymuyordu, vız geliyordu."
Sayfa 75 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Üzülmek denilen şeyin mekanizmasını işletmeyi unutmuştu.
"Denediğin hâlde dilediğin yere varamadıysan,
üzülme çok şey öğrendin..."
"Bir şeyden çok emindim, kendimi üzdüğüm kadar, kimseyi üzmedim bu hayatta."
" Hep böyle küçük şeyler yüzünden üzülürüm. "
Sayfa 77 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"İnsanın sonuçlarını değiştiremeyeceği şeylere üzülmesi saçma!"
⭐🌟Ailen üzer, öğretmenlerin üzer, sevdiğin insan üzer, üstüne arkadaşların üzer, kalbin paramparça olur, kime gitmeye kalkışsan o kişi üzer. Ve sen kendini, müziğe ve tavanın uçsuz bucaksız karanlığına teslim edersin..🌟⭐
"Seni üzmeyi hiç istemedim.
- Ama üzdün!
Üzdüm, biliyorum ve bunun sorumluluğunu alıyorum. Ama lüfen, niyetimin bu olmadığına inan."
"Üzülmek zaman kaybından başka bir şey değil!"
"Bir şeyi yaptıktan sonra ardından üzülmek, ne yazık ki, bir işe yaramıyor."
"Eğer bir dış etken sizi üzerse, duyduğunuz acı o şeyin kendisinden değil, sizin ona verdiğiniz değerden geliyordur, onu da her an ortadan kaldırma gücünüz vardır."
