Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Rojbunatê piroz be dilemîn...
Reklam
İnsan, onuruyla doğar Namusuyla yaşar Şerefiyle ölür .. " Yılmaz güney "
Yurtsama. Kara bir imzanın hükmü ile vatandaşlığından çıkarıldığım ülkemi özlüyorum. Doğup büyüdüğüm toprak her şeyiyle burnumda tütüyor. Gübre kokusuna bile hasretim.
Sayfa 261Kitabı okudu
09.09.1984
İyi ki bu dünyadan geçtin iki gözüm...
Yürümeye Selimiye’nin avlusunda başlamış çocukların o ilk, acemi adımlarının verdiği buruk sevinci duymak yasaktı babalara.
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Ailesi bu evliliğe karşı çıkmıştı. Kendisi neler yaşayabileceğini bilerek evlenmişti Yavuz’la. Yine de bazen kızıyordu kocasına. Ona ve çocuğuna sorumsuzca davrandığını düşünüyor olacağım. Fakat sonra hemen, onun duyarlı, yaratıcı bir sanatçı olduğu ve yapısı gereği başka türlü yapamayacağı geliyordu aklına. Bir devrimcinin kaderi böyle bir ülkede başka nasıl olabilirdi ki?
Sayfa 141Kitabı okudu
Eşgali belirsiz Sevdaların yasaklı Sevenleriyiz Belki O yüzden ne Zaman Şiire dokunsak Devrime yeltenir Yüreğimiz. YILMAZ GÜNEY
9 Eylül 1984 Anısına saygıyla
“Vaktinden önce gider mi insan ?. Gidiyorlar işte !. Duvarda hırkaları, cebinde fotoğrafları, sevdiği türküleri evdeki yerini…. Herşeyi dağıtıp gidiyorlar hem de .. "Gidiyorum” bile diyemeden"
Aşk çoğu zaman anlamsız, kimi zaman da dayanılması güç bir duygu. Biz uydurduğumuz masalları istediğimiz biçimi verebiliriz ama aşkta bunu yapamıyoruz. Aşkın özünde körlük, inat ve mantıksızlık var.
63 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.