Tuhaf, sözcüklerle ifade edilemeyecek kadar karmaşık duygular içindeyim Nanantatee doğum esnasında ölen kız kardeşinden söz ederken. Fotoğrafı duvarda, on iki ya da on üç yaşında,
bir bunağın koluna tutunmuş narin ve ürkek bir kız. Daha on
yaşındayken beş karı gömmüş o bunakla evlendirmişler kızı.
Buna yedi çocuk doğurmuş ama altısı ölmüş. İncileri aile içinde tutabilmek için evlendirmişler kızcağızı yaşlı gorille. Ölüm
döşeğindeyken, Nanantatee'nin dediğine bakılırsa, kız kardeşi
şöyle fısıldamış doktora: "Yoruldum düzüşmekten... Düzüşmek
istemiyorum artık, doktor."
Çaresizlik bu kadar çöker mi bir insana? Onlar artık insandan öte bir şey. Nasıl yani demeyin, kandan, çamurdan, acıdan ve ölümden oluşan. Kavranması zor artık, böyle bir vücut bulmuş.