Rahmetli babam, misafirlerimizi yolcu ederken “Güle güle" diyeceği sırada lâtife kabilinden "Sakın güle güle gitmeyin, yoksa size deli derler" derdi. Nitekim kendi kendine konuşan insanlara da deli demiyorlar mı? … "Kendi kendine konuşmak", insanın başkasıyla konuşamaması demek olduğundan, insanoğlu başkasıyla,
Konuşan deli susan zavallı..
Ve kadınlar oyunlarını kendileri yazmazlar, onlar için önceden yazılmış rollere çıkarlar. Ve yaşam boyu başkalarının kararlaştırdığı rolleri sürdürürler. Birer "oyun kişi" olup çıkarlar. Bu yapıntı kişiliğin gerisinde gerçek kimlikleri büyüyüp gelişmez, belki de ölüp gider. Oyuncu bile yok olur, geriye kostümlü bir yapıntı kalır. Kadınların yaşamı budur işte. Onlar gerçeği arayamaz, bulsalar bile söyleyemezler, ne kocalarına, ne çocuklarına, ne patronlarına. Gerçek dudak yakar, cezalandırır onları.
Sayfa 108 - Everest