Eskiden övündüğü nesi varsa hepsi yok olup gitmişti ve ölüm hiçte uzak değildi artık. Ama göğsündeki yüreği yine gençlik yıllarındaki arzularla, tutkularla çarpıyor, gönlü kocamıyordu. Ne büyük bir fekâketti gönlün hiç yaşlanmaması! Çünkü gönül yaşlanmayınca, düşleri, düşünceleri de değişmiyordu.
Bir çocuğun beyninin sözcükler, dersler ve organize edilmiş aktivitelerden daha fazlasına ihtiyacı vardır. Çocukların beyninin sevgiye, arkadaşlıklara ve oyun oynayıp, gündüz düşleri görebilmek için özgürlüğe ihtiyacı vardır. Bu gerçeklerin farkında olmak, annelerin sosyal baskılara direnerek okulları daha doğru hareket etmeye zorlamalarına yardımcı olabilir.
Yaşlıydı, gençliğini, dinçliğini yitirmişti, dişleri dökülmüştü. Eskiden övündüğü nesi varsa hepsi yok olup gitmişti ve ölüm hiç de uzak değildi artık. Ama göğsündeki yüreği, yine gençlik yıllarındaki arzularla tutkularla çarpıyor gönlü kocamıyordu. Ne büyük bir felaketti gönlün hiç yaşlanmaması! Çünkü, gönül yaşlanmayınca düşleri, düşünceleri de değişmiyordu. Ve insan ancak rüyada, düşüncelerde hür ve ölümsüzdü.
Çok naif.. incelikleri olan bir kitap. Okurken ergen bir oğlan çocuğu oluyorsunuz. Bence okuması da gayet keyifliydi. Kitap okuma alışkanlığına bu kitaptan başlayabilirsiniz. Tavsiye ederim
Bir anda,kendim için hiç dua etmeyişimin ne kadar tuhaf olduğunu düşümdüm.Kurtarılamayacak durumda mıydım? Bir duayı bile hak etmeyecek kadar sefil miydim? Belki. Belki.