Zihin Dil ve Toplum Bağlamında Bilinç
❆❆❆
Bilim insanların merak ettiği iki evren vardır. Biri Dünyamızı, Güneşimizi ve Ayımızı kapsayan ve sonsuza uzanan evrendir. Diğeri ise insan zihni çerçevesinde algılama, düşünme, konuşma, hayal etme fonksiyonlarıdır. Her ikisi de İnsanlık tarihinin bilme isteğinin olduğu konular olmuştur.
Yaşadığımız dünyayı doğru değerlendirmenin ve anlamanın en önemli koşulu kuşkusuz bilimi en doğru şekilde anlamaktır. Bilim çoğu kez, bir bilgi birikimi veya düzenli güvenilir bilgi olarak tanımlanır. Özünde bir arayıştır, gerçeği bulmaya ve yaşadığımız dünyayı, hatta evreni açıklamaya yönelik bir çabadır. Bunun yanında, dogmalar içeren bir öğreti
KAHRAMANLARA GEREK DUYAN ÜLKELERE YAZIKLAR OLSUN!
Bertolt Brecht' in çağdaş tiyatroya katkısı yadsınamaz bir gerçek.
Bu oyununda yazar "gözlemsel astronominin babası" olan Katolik kilisesinin baskısı yüzünden inandığı doğrulardan dönen Galileo Galilei yi anlatıyor. Galilei üzerinden Bilim - iktidar, bilim insani - halk ilişkilerini
Bernhard bu eserinde yine ciddi konulara değinmiş. Aslında onda ben şahsen sürekli bir eleştiri havası seziyorum. Daha doğrusu sorgulayıcı bir eleştiri. Bir şeyi yapıyorsak bunu neden yapıyoruz ve neden yapalım ki? Yüzlerce yıldır doğru kabul edilip süregelmiş şeylere bile Bernhard okuduktan sonra en büyük kuşku ile bakar hale geliyorsunuz. Ama
Kopernik'in görüşleri yine de çalkantıya yol açtı. Çünkü Dünya'nın Evren'in merkezinde olmadığı görüşü, insanı en yüce varlık olarak yaratıp Evren'in merkezine koyan bir Tanrı fikriyle bağdaşmıyordu.