Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
9 Eylül'den üç gün sonra 1922 ... Kordon'da, Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. - Gel çocuk! Garson korkudan titriyordu, ş'lere dili dönmeyen kırık dökük Türkçesiyle "buyur pasam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir' e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek "Sizin Kosti geldi mi buraya?" diye sordu. - Geldi pasam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu pasam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi pasam. - E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Sayfa 433Kitabı okudu
Kordon'da, Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. - Gel çocuk! Garson korkudan titriyordu, ş'lere dili dönmeyen kırık dökük Türkçesiyle "buyur pasam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek “sizin Kosti geldi mi buraya?" diye sordu. - Geldi pasam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu pasam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi pasam. - E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Reklam
9 Eylül'den üç gün sonra 1922... Kordon'da, Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. - Gel çocuk! Garson korkudan titriyordu, ş'lere dili dönmeyen kırık dökük Türkçesiyle "buyur pasam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek “sizin Kosti geldi mi buraya?" diye sordu. - Geldi pasam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu pasam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi pasam. - E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Kahve, sigara, rakı
9 Eylül'den üç gün sonra 1922 Kordon'da, Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. - Gel çocuk! Garson korkudan titriyordu, ş'lere dili dönmeyen kırık dökük Türkçesiyle "buyur pasam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek "sizin Kosti geldi mi buraya?" diye sordu. - Geldi pasam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu pasam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi pasam. - E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Sayfa 434 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 2018Kitabı okudu
Atatürk ve Rum Garson
9 Eylül'den üç gün sonra... Atatürk, Kordon'da Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. - Gel çocuk! (İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek) - Sizin Kosti geldi mi buraya? - Geldi paşam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu paşam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi paşam. - E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Sayfa 434 - İş BankasıKitabı okudu
Kordon Kramer Palas Oteli
İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan Kralı Konstantin'i kastederek "sizin Kosti geldi mi buraya?"diye sordu. -Geldi pasam. -Oturdu mu bu masaya? -Oturdu pasam. -Güneş batarken rakı içti mi? -İçmedi pasam. -E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i!
Sayfa 434Kitabı okudu
Reklam
Kordon'da, Kramer Palas Oteli'ndeydi. Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona seslendi. "Gel çocuk" Garson korkudan titriyordu, ş'lere dili dönmeyen kırık dökük Türkçesiyle "buyur paşam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir' e gelen Yunan Kralı Konstantin' i kastederek "sizin Kosti geldi mi buraya ?" diye sordu Geldi pasam Oturdu mu bu masaya? Oturdu pasam Güneş batarken rakı içti mi? İçmedi pasam E sormadın mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i ?
Sayfa 434 - Kırmızı kediKitabı okudu
Kordon'da Kramer Palas Oteli'ndeydi Cumbada oturuyordu. Usul usul batan güneşin adeta bir kavuniçi top gibi İzmir Körfezi'ne inişini seyrediyordu, manzara muhteşemdi. Rum garsona Seslendi. - Gel çocuk! Garson korkudan titriyordu, ş'leri dili Dönmeyen kırık dökük Türkçesi ile "buyur pasam" dedi. İşgal sırasında kasıla kasıla İzmir'e gelen Yunan kralı Konstantin'i kastederek " sizin Kosti geldi mi buraya?" diye sordu. - Geldi pasam. - Oturdu mu bu masaya? - Oturdu pasam. - Güneş batarken rakı içti mi? - İçmedi pasam. - E sormadım mı be çocuk, niye almaya kalkmış İzmir'i !!
Sayfa 433Kitabı okudu