Neden böyle olduğunu da biliyordu ama bu bilinç “iyi kız” olma kararlılığım daha da kuvvetlendirmekten başka işe yaramıyordu.
merhamet, adalet, özgürlük ve eşitlik... ancak mücadeleyle elde edilebilirdi. ve madem tanrı canın yanında akıl da veriyordu kullarına, coğrafya kaderimiz olmamalıydı.
Reklam
uçak havalanıp vatanım yerkürede ufacık bir leke gibi kaldığında, yüreğimde hiç küllenmeyecek bir yangın başlayacaktı. bilenler hasret diyor bu yangının adına.
İnsanlar taşıtların altlarından, vitrinlerin içlerinden, binaların dışlarından, birbirlerinin üstlerinden, ne zaman, nereye çözüleceği bilinmeyen bir kördüğüm halinde savrulup duruyorlardı. Hangi iyimser sözle büyürlerse büyüsünler, hangi evler şefkatini bir tanrı gibi üstlerine çekerse çeksin, sabahlar hangi rüyaları bağışlarsa bağışlasın, her şey bir iç üşümesine, acı bir vazgeçişe dönüyordu. Dünya, insanlardan yapılmış bir yalnızlıktı da bunu anlamak için akşam ve yağmur gerekiyordu. Bir de, içeriye de dışarıya da aynı solgunlukla bakan boyasız bir pencere.
Sayfa 49 - E-KitapKitabı okuyor
"Denkleme girdiğim an işin ucu bana değmesin diye gerekirse kördüğüm ediyordu."
Bir bak hayallerine, simsiyah ve kördüğüm Bu hüsran mahşerini nasıl anlayamazsın Ne kadar da sevimli seni görünce ölüm Bir kuşun kanadına gülü bağlayamazsın
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.