Zaman zaman kendimizi dinlendirmeliyiz, kendimize bakarak, aşağı doğru bakarak, belli bir sanatsal uzaklıktan kendimize gülerek, ağlayarak; bilgi tutkumuzdaki budaladan hiç de aşağı olmayan kahramanı keşfetmeliyiz; arada bir budalalığımızdan keyif almalıyız, bilgeliğimizden memnun kalabilmemiz için! Kesinlikle, bizler temelde ağır ve ciddi insanlar olup diğer insanlardan daha ağır geldiğimizden, hiçbir şey bize deli şapkası kadar iyi gelmez: Ona kendimizle ilişkimiz açısından gereksinimimiz var -coşkulu, yüzen, dans eden, alay eden, çocuksu ve bahtiyar sanata gereksinimimiz var; ülkümüzün bizden talep ettiği şeyler üzerindeki özgürlüğümüzü yitirmeyelim diye. Geriye düşüş olurdu bizim için, aşırı duyarlı dürüstlüğümüzle, kendimizi orada inşa etmemiz için çok aşırı ciddi talepleri olan ahlâka kapılmak olurdu; erdemli canavarlar, korkuluklar olmak için, ahlâkın üzerinde kaIabilmek zorundayız ayrıca: Herhangi bir anda kayıp düşmekten korkan, düştü düşecek birinin kaygılı gerginliğiyle kalmak değil elbette; yüzmek ve oynamak ahlâkın üstünde! Ona kendini kaptırmış budalalarıyla nasıl sanatsız kalabiliriz ki? Hele bir biçimde kendinizden utandığımız sürece hâlâ bizden olamazsınız!