Nefs Terbiyesi ve Ahlâkı Güzelleştirme
•"Kıyâmet günü mizana koyulan en ağır şey, Allah'tan korkmak ve güzel ahlâktır."⁸
•"Din nedir?"sorusuna "Güzel ahlâktır."buyurdu.⁹
•"Mizana koyulacak ilk şey güzel ahlâk ve cömertliktir."¹⁷
•"Allah bu dini kendi zâtına has kıldı. Sizin dininizi ıslah edecek olan ancak güzel
Bile çekinmek, korkmak, benzi sararmak, bitmek,
Şiir yazacak yerde ziyaretiere gitmek,
Karşısında zoraki sırıtmak her abusun.
Eksik olsun istemem, istemem eksik olsun!
Aşk korku barındırmaz içinde. Korkuları kucaklar. Korkmak... Onu kaybetmekten, hayattan, kötülükten. Korkuların onu sarmasından.
Ama korku kaybettirir aşkı. Aşk cesaret işidir. Cesur yaşar aşkı doyasıya kana kana. Korkarak giden, korkan hep kaybeder. Ama sadece aşkta değil. Aşk böyle nankördür işte. Kadere bırakmak yoktur aşkta. Devinimli bir şekilde emek ister. Duygularını bağır çağır söylemeyi ister. Peki emek vermekten korkana ne demeli. Sevdiğini, kaybettiğini, özlediğini, korktuğunu söylemekten korkana ne demeli. Çoğu zaman hiçbir şey. Bazen sessizlik en güzel mesafedir böylesine. En güzel cevap. Son diyecek kadar cesur olup aşkta korkan biri... İşte bu mahveder aşkı. Aynı son diyen insanı mahvettiği gibi. Bazen mahvolmak en güzel derstir böylesine.
Cesur aşıklara denk geleceğimiz aşklara...
𝘽𝙞𝙧 𝙙𝙖𝙝𝙖 𝙤𝙡𝙢𝙖𝙯, 𝙗𝙞𝙧 𝙙𝙖𝙝𝙖 𝙖𝙮𝙣ı 𝙝𝙖𝙩𝙖𝙡𝙖𝙧 𝙮𝙖𝙨𝙖𝙣𝙖𝙢𝙖𝙯.
Keşke döndüğünü değil, öldüğünü duysaydım; böylece benim de onun yaptıklarını unutmak için bir fırsatım olabilirdi. Ölülerden ve ölümlerden korkmak bu yüzden anlamsızdı. Bir ölünün arkasından üzülmek şanslı olduğunuzu gösterir, yaşayanların hiç canınızı o kadar yakmadığı anlamına gelirdi.
Gerçek yalnızlık her insanı korkutur. Buna karşılık, yalnız kalmaktan korkmak bir insandan diğerine farklılık gösterir. Kimi insan için bir bozkırın sonsuzluğunu seyretmek bile ürkütücü duyguların yaşanmasına neden olurken, bir diğeri için doğa ile baş başa kalmak doyurucu bir yaşantıdır. Kimi insan mutlak bir sessizlikte paniğe kapılabildiği halde, bir diğerinde böyle bir durum dinlendirici bir etki yaratabilir. Bu farklılığın ardındaki neden, yaşadığımız kültürden kaynaklanmaktadır. Günümüzde insanlar kendi kişiliklerini değerlendirmede, hatta kendi varoluşlarının bilincini yaşamada, diğer insanlarla olan beraberliklerinden aşırı oranda etkilenmekteler. Bir başka deyişle, bir insanın kendi gerçeklerini algılayış biçiminde diğer insanların onun hakkında söyledikleri ve düşündüklerinin payı oldukça önemlidir. İşte bu nedenledir ki, insanlar yalnız kaldıklarında ya da dış dünyadan soyutlandıklarında, benliklerinin sınırlarını yitiriyormuşçasına bir duygu yaşayabilir ve öznel benlikleriyle nesnel dünyanın ayrımını yapmakta güçlük çekebilirler. Dolayısıyla, bir insanın kendi benliğini ne ölçüde diğer insanların görüşlerine göre değerlendirdiği, o insanın yalnız kaldığı zaman yaşayacağı korkunun oranını belirleyen en önemli etmenlerden biridir. Ama, yine de, yalnız kalmanın ne zaman insanın yaratıcı güçlerine etkinlik kazandıracağını ve ne zaman ruhsal dengesinin bozulmasına neden olabileceğini kestirebilecek ve değerlendirebilecek bilgilere sahip olduğumuz söylenemez.
meraklanma, yolunda her şey
büyümek bu işte
ve dönüşmek
kendini korumak
kalabalıkta kaybolmak
üstesinden gelmek
kullanılmış hissetmek
ilgi görmemek
umudu kaybetmek
yanıp kül olmak
korkmak bu işte
değişmek bu işte
hayatta kalmak
yaşamak bu işte
- yolculuk